domain

English-Turkish Translation

  1. Noun, Biology küme (Kaynak: Evrim Çalışkanları)
  2. Noun ülke, memleket.
  3. Noun mülk, malikâne, arazi, toprak, mal.
    the public domain: kamu malı.
  4. Noun alan, saha, uzmanlık dalı, ihtisas.
    The domain of science/of politics. I can't answer your question
    about airplane, it's not in my domain.
  5. Noun bölge, mıntaka, belirli bir özeliği olan arazi parçası.
  6. Noun, Law (a) arazi mülkiyeti, (b) (bkz: eminent domain ).
  7. Noun, Mathematics tanım kümesi: bir serbest değişkene verilebilen değerlerden oluşan küme.
  8. Noun, Physics evlek: demirmıknatıssal özdeklerin oluşturduğu tasarlanan çok küçük mıknatıssal birimlerden her biri.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

aerial domain
hava ülkesi
be in the public domain
kamu malı olmak Verb
come into sb's domain
birinin alanına girmek Verb
direct domain
beylik arazi
economic domain
ekonomi alanı
economic domain
ekonomik alan
eminent domain
kamulaştırma yetkisi, istimlâk hakkı.
industrial domain
sanayi alanı
national domain
milli emlak
National domain
devlete ait topraklar
public domain
halkın malı: patent veya telif hakkı sona ermiş keşif/edebî eser. Noun
public domain
kamu arazisi. Noun
purchase of privately owned movables under eminent domain
istimval
state domain
devlet mülkü
take land by eminent domain
(US) kamulaştırma amacıyla bir araziye el koymak Verb
tenant of a domain
beylik arazi kiracısı
tenant of the domain
beylik arazi kiracısı
wide domain
büyük arazi
domain name
alan adı Noun, Software
domain name server
DNS sunucusu Noun
domain name server
alan adı sunucusu Noun
eminent domain proceedings
(US) kamulaştırma formaliteleri Noun
in the domain of science
bilim alanında
English-Turkish phrases from Zargan's own database