duyulan

Turkish-English Translation

  1. sensual
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

belli belirsiz duyulan
marginal
sinema filmi ya da televizyon seyredenlerce duyulan
interior monologue
(film) sık sık duyulan ezgi
theme song
açık saçık şeylere karşı duyulan ilgi
scatology
aşırı çalışmaya karşı duyulan korku
ponophobia
bakirelerden duyulan korku
parthenophobia
bazı sözcüklere karşı duyulan nefret
logomisia
bazı sözcükleri işitmekten duyulan korku
onomatophobia
belirli bir menkul kıymete karşı duyulan olağanüstü ilgi
painting the tape
belli bir sınıfa duyulan kin
class hatred
belli bir sınıfa duyulan nefret
class hatred
bilinmeyene karşı duyulan nefret
misottramontanism
bir tartışmada akıl kullanmaya karşı duyulan nefret
misology
birinin iyiliği için duyulan gerçek kaygı
true interest in sb's welfare
boş zamanda duyulan gereksinimler
leisure- time needs Noun
bunlara duyulan büyük ilgi
ritualism
cesetlere karşı duyulan cinsel arzu
necrophilia
ceza karşısında duyulan korku
mastigophia
çıldırmaya karşı duyulan korku
maniaphobia
çocuklara karşı duyulan cinsel arzu
pedophilia Noun, Psychology
çocuklara karşı duyulan nefret
misopedia
çoktan beri duyulan gereksinim
long- felt want
devlet memurluğuna karşı duyulan aşırı istek
empleomania
evliliğe karşı duyulan nefret
misogamy
her şeye karşı duyulan korku
pantophobia
her şeye karşı duyulan nefret
misomania
heyecana karşı duyulan aşırı arzu
hunger for excitement
ihtiyaç duyulan birşeyi sağlamak
to come through with something Verb
ihtiyaç duyulan mallar
required goods Noun
ilgi duyulan kişi
love interest Noun
kalabalık karşısında duyulan korku
ochlophobia
kendilerine saygı duyulan partinin yaşlı üyeleri
party elders Noun
kokulara karşı duyulan korku
osmophobia
komşular ya da hayranlık duyulan kişilerden oluşan
reference group
makinelere karşı duyulan korku
mechanophobia
mal varlığına karşı duyulan korku
orthophobia
metro tünellerinde duyulan korku
bathysiderodromophobia
mide ekşimesinden ötürü göğüste duyulan yanma hissi
heartburn
özlem duyulan eski güzel günler
the good old times Noun
soygunculardan ya da soyulmaktan duyulan korku
harpaxophobia
sözcükleri sevmeme ve onlardan duyulan korku
verbophobia
uzun bekleyişten duyulan korku
macrophobia
uzun zamandır gereksinimi duyulan bir şeyi sağlamak
to supply a want that has long been felt Verb
yalnız kalmaktan duyulan korku
monophobia
yeni şeylere karşı duyulan nefret
misoneism
yeni ya da değişik şeylere karşı duyulan nefret
misocainia
yüksek yerlerde duyulan korku
acrophobia
Turkish-English phrases from Zargan's own database