everyday

  1. her gün
  2. Adjective günlük, yevmî, her gün olan/yapılan/vukubulan.
    Accidents are everyday occurences.
  3. Adjective gündelik, hafta arası günlerine mahsus, (Pazar/bayram günleri hariç) her gün kullanılan.
    She wears
    everyday clothes to work.
  4. Adjective olağan, alelâde, alışılmış, mutat, fevkalâdeliği olmayan.
    It was not an everyday event. everyday folks.
    a placid, everyday scene.
her gün iyi bir iş yapmak Verb
günlük giysi
günlük tüketim
günlük dil Noun, Language-Literature
günlük hayat
her günkü hayat
her gün kullanılan mallar
günlük paltom