face lift

  1. kırışıklıkları, vb gidermek için yapılan güzelleştirme ameliyatı
  2. görünüşünü, işleyişini, vb daha iyi duruma getirme
yüzünü gerdirmek Verb
güzellik ameliyatı, estetik ameliyatı (yaptırmak).
to have a face-lift: güzellik ameliyatı olmak.

to give the house a face-lift: evi tamir edip güzelleştirmek.
ıslahat, düzenleme, yeniden örgütlendirme/organize etme.
The whole company needs a face-lift.