gelisme

Turkish-English Phrases

(yatırım fonu) gelişme fonu
performance fund
afrika gelişme bankasi
african development bank
afrika gelişme bankası
african development bank Noun
ağır gelişme
slow growth
beklenilmeyen bir gelişme
political miracle
bir çocuğun gelişme yılları
formative years of a child Noun
bir konuda gelişme kaydetmek
to progress on something Verb
Birleşmiş Milletler Endüstriyel Gelişme Örgütü
UNIDO Proper Name, Organizations
Birleşmiş Milletler Endüstriyel Gelişme Örgütü
United Nations Industrial Development Organization Proper Name, Organizations
birşeyde gelişme kaydetmek
to progress in something Verb
Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü
Directorate General for Regional Development and Structural Harmonization Noun, Organizations
Bölgesel Gelişme Yüksek Kurulu
High Board of Regional Development Noun, Organizations
büyüyüp gelişme çağı
growth era
büyüyüp gelişme hakkı
right of accrual
büyüyüp gelişme imkânı
potential for growth
dengeli ekonomik gelişme
balanced growth
dengeli gelişme
balanced development
dengeli iktisadi gelişme
balanced growth
doğal bir sonuç veya gelişme
outgrowth
ekonomide gelişme
growth in the economy
ekonomik gelişme
economic expansion
ekonomik gelişme
economic development
ekonomik gelişme
economic upswing
ekonomik gelişme (ülke milli gelirinin artış hızı
economy growth
ekonomik gelişme hızı
economic growth rate
ekonomik ve çevresel etmenleri dengeleyen gelişme
ecodevelopment
faiz oranında gelişme
interest rate development
gelecekte olabilecek gelişme
potentiality Noun
gelişme
advancement Noun
gelişme
efflorescence
gelişme
evolution Noun
gelişme
development Noun
gelişme
maturing
gelişme
growth
gelişme
process
gelişme
boom
gelişme
improvement Noun
gelişme
upgrowth
gelişme
growing
gelişme
progress
gelişme
aging
gelişme
pick up
gelişme
developing
gelişme
cultivation Noun
gelişme
prospering
gelişme
enhancement Noun
gelişme
thriving
gelişme
betterment Noun
gelişme
perfection
gelişme
aftergrowth
gelişme
build-up
gelişme
evolvement
gelişme
germination
gelişme
outgrowth
gelişme
upspring
gelişme
upswing
gelişme
improvement Noun
gelişme aşaması
blossom
gelişme bölgesi
development area
gelişme çağı
period of development
gelişme çağı
developmental age
gelişme çağında olmak
to bud Verb
gelişme düzeyi
degree of development
gelişme gösteren piyasa
promising market
gelişme güçlükleri
growing pains Noun
Gelişme Hakkına Dair Bildiri
Declaration on the Right to Development Noun, International Law
gelişme halinde
in process of development
gelişme halinde
in process of developments
gelişme için uygun koşul
seedbed
gelişme ittifakı
Alliance for progress
gelişme kapasitesi
capacity to develop
gelişme kaydetmek
to improve Verb
gelişme kaydetmek
to be coming along Verb
gelişme kaydetmek
to progress Verb
gelişme kaydetmek
to come on Verb
gelişme kaydetmek
to make gains Verb
gelişme kaydetmek
to show improvement Verb
gelişme olanakları
development potentialities Noun
gelişme raporu
progress report Noun
hızlı gelişme
mushroom growth
kişisel gelişme
personal progress
nihai gelişme
omega
öğrenme eğrisi (yeni bir işi yapmadaki gelişme oranı
learning curve
olası gelişme
potentiality Noun
olumsuz gelişme
adverse event
sıcak gelişme
breaking news Noun
sıfır gelişme
zero growth
sınai gelişme
industrial development
süratli bir gelişme kaydetmek
to boom Verb
sürekli gelişme kaydetmek
to never look back Verb
teknik gelişme
engineering development
teknolojide gelişme
development in technology
teknolojik gelişme
technological advance Noun
teknolojik gelişme
technological progress
ticari gelişme
business progress
üretim mallarında gelişme
boom of production goods
uzun vadeli gelişme
long-term development
Turkish-English phrases from Zargan's own database

gelişme
Gelişmek işi, neşvünemâ