Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
generative
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Adjective
oluşturucu
Adjective
üretsel, doğumsal, tenasülî.
Adjective
üretici, üretebilen, yaratabilen, üretken, doğurgan.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
generative cell
üretici göze, eşeygöze, gamet.
generative grammar
üretici dil bilgisi: (a) belirli kuralları uygulamak suretiyle her kavramı/düşünceyi anlatabilecek sözcük
ve tümce kurulabileceğini ve bir dilin bu gibi sonsuz sayıda sözcükler ve tümcelerden oluştuğunu savunan kuram, (b) bu kuralların tümü.
generative nucleus
üretici çekirdek: çiçek tozunun (polenin) ilk bölünmesinden oluşan ve sperm çekirdekleri üreten iki çekirdekten herbiri.
generative phonology
üretici ses bilimi.
generative semantics
üretici anlambilim: söz-dizimle anlamsal düzeni kaynaştıran görüş.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.