gurultulu

Turkish-English Translation

  1. grumbly
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(dere , ırmak) gürültülü akmak
brawl
düşük seviyeli ve gürültülü reklam
ballyhoo
gök gürültülü
thundery
gök gürültülü bora
thundersquall
gök gürültülü fırtına
thunderstorm
gürültülü
noisome
gürültülü
tumultuous Adjective
gürültülü
clamorous
gürültülü
tumultuary
gürültülü
noisy
gürültülü
raucous Adjective
gürültülü
uproarious
gürültülü
rumble
gürültülü
rumbustious
gürültülü
haranguer
gürültülü
rip roaring
gürültülü
clang
gürültülü
riotous
gürültülü
rollicking
gürültülü
rackety
gürültülü
rambunctious
gürültülü
roaring
gürültülü
roisterous
gürültülü
rowdy dowdy
gürültülü
slapstick
gürültülü
blatant
gürültülü
blusterous
gürültülü
blustery
gürültülü
boisterous
gürültülü
brassy
gürültülü
clamant
gürültülü
clattery
gürültülü
disorderly
gürültülü
hurly-burly
gürültülü
knockabout
gürültülü
vociferous
gürültülü ağız dalaşı
shindy
gürültülü biçimde
loudly Adverb
gürültülü bir biçimde çiğnemek
to champ Verb
gürültülü bir kahkaha
raucous laughter Noun
gürültülü bir şekilde
loudly Adverb
gürültülü büyük bir kalabalığın ortasında yalnız kalmak
to be lonely in the midst of a racket Verb
gürültülü cadde
noisy street
gürültülü çalışan motor
noisy engine
gürültülü eski otomobil
banger
gürültülü havaalanı civarı
neighbourhood of a noisy airport
gürültülü havai fişek
banger
gürültülü karışıklık
hurly burly
gürültülü kavga
broil
gürültülü konuşma
clatter
gürültülü parti
shinding
gürültülü patırtılı
tumultuous Adjective
gürültülü patırtılı
loud
gürültülü patırtılı içki âlemi yapmak
to carouse Verb
gürültülü patırtılı konuşma
hoo ha
gürültülü patırtılı tartışma
dingdong
gürültülü reklam
noisy advertising
gürültülü rok müziği
heavy metal
gürültülü tartışma
rhubarb
gürültülü toplantı
bear garden
gürültülü toplantı
riotous assembly
gürültülü ve neşeli
hilarious Adjective
gürültülü ve sinir bozucu konuşma
gaff
herkesin önünde yapılan gürültülü kavga
brawl
hoyratça ve gürültülü oyun
romp
şiddetli ya da gürültülü bir dövüş
ruction
yankılanan ve gürültülü
plangent
Turkish-English phrases from Zargan's own database

gürültülü
Gürültüsü olan, patırtılı, şamatalı