hiss

  1. tıslamak, yılan gibi
    sss sesi çıkarmak, ıslık sesi çıkarmak.
    The snake hissed as we approached.
  2. protesto etmek maksadıyla ıslık çalmak, ıslıklamak, yuhalamak.
  3. ıslık çalarak uzaklaştırmak.
    hiss one off the stage: ıslıklayarak sahneden kovmak.
    They hissed him off the stage.
  4. fısıldamak, fısıldayarak söylemek.
    “Sit down and be quiet!” he hissed.
  5. ıslık sesi, tıslama, fısıltı.
tıslamak Verb
ıslıklamak Verb
yuhalamak Verb
ıslıklamak Verb