overcome

English-Turkish Translation

  1. Verb yenmek, galip gelmek, mağlûp etmek, galebe çalmak, zafer kazanmak, muzaffer olmak.
    to overcome an
    enemy / all difficulties. to overcome a bad habit.
  2. Verb hakkından gelmek, önlemek, gidermek.
  3. Verb alt etmek, ram etmek, hükmü altına almak, (alkol, ilâç, hastalık, heyecan vb.) zayıflatmak, takatsiz
    bırakmak, boyun eğdirmek, inkıyat ettirmek.
  4. Verb şaşırtmak, çaresiz bırakmak.
    be overcome with/by: etkilenmek.
    The girl was so overcome by the
    noise and the lights that she couldn't speak.
  5. Verb üstüne yayılmak, üstünü kaplamak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

be overcome by force of one's emotions
kendini heyecanına kaptırmış olmak Verb
(illness , danger) to overcome
atlatmak Verb
overcome a bad habit
bir kötü alışkanlıktan kurtulmayı başarmak Verb
overcome a deadlock
çıkmazı halletmek Verb
overcome an obstacle
bir engeli aşmak Verb
overcome dangers
tehlikeleri atlatmak Verb
overcome difficulties
güçlükleri yenmek Verb
overcome sb's resistance
birinin direncini kırmak Verb
overcome the difficult part of a job
ağızlamak Verb
overcome the enemy
düşmanla baş etmek Verb
overcome the practical difficulties of a scheme
bir planın uygulama güçlüklerini halletmek Verb
overcome with admiration
hayran
be overcome by emotion
coşkuya kapılmak Verb
be overcome by languor or drowsiness
rehavet gelmek Verb
be overcome by languor or drowsiness
rehavet çökmek Verb
be overcome with admiration
hayran olmak Verb
have to overcome difficulties
göbeği çatlamak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database