hypothetic(al)

  1. Adjective varsayımlı, varsayılan, varsayımsal, farazî.
    a hypothetic(al) case.
  2. Adjective kuramsal, nazarî, kurama/nazariyeye dayanan.
    hypothetic(al) reasoning.
  3. Adjective varlığı kabul veya farzedilen.
    a hypothetic(al) acid known only from its salts.
  4. Adjective, Logic (a) varsayılı, tahminî, farazî, delile dayanmayan, (b) koşullu, şartlı (öneri).
koşullu buyruk: (Kant felsefesinde) istenen sonuca ulaşmak için yapılması gerekeni bildiren ifade.
koşullu yargı: bir koşulla sonucu arasında bağlantı kuran yargı.
hipotetik
varsayımsal
farazi
nazari
kuramsal
varsayıma dayanan Adjective
varsayımlı
varsayımsal tekelci Noun, Competition Law
varsayımsal sorun
varsayım testi
örnekleme teknikleriyle benimsenmiş parametrelerin doğruluk derecelerinin saptanması