in question

English-Turkish Translation

  1. (a) söz/bahis konusu, bahis mevzuu.
    the point in question: söz konusu mesele. (b) anlaşmazlık konusu, münakaşa mevzuu.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

business in question
sorun
call in question
itirazda bulunmak Verb
call in question
bir şeyi kuşku konusu yapmak Verb
call in question
kabul etmemek Verb
call in question
bir şeyi şüphe konusu yapmak Verb
call in something in question
bir şeye itiraz etmek Verb
call sb's statement in question
birinin ifadesinden kuşkulanmak Verb
case in question
söz konusu olan dava
case in question
dava konusu
matter in question
tartışılan konu
bring a question in the foreground
bir sorunu ön plana çıkarmak Verb
examine a question in its entirety
bir sorunu bütünüyle ele almak Verb
leave a question in the cold
soru yu bir kenara bırakmak Verb
leave a question in the cold
bir soruyu bir kenara bırakmak Verb
postpone a question until later in the meeting
bir soruyu toplantının sonuna bırakmak Verb
postpone a question until later in the meeting
soru yu toplantının sonuna bırakmak Verb
question in dispute
münazaa mevzuu
question in dispute
tartışmalı mesele
question in dispute
münakaşalı mesele
question in dispute
ihtilaf konusu
waive a question until later in the meeting
bir konuyu toplantının sonuna bırakmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database