in the future

  1. ileride ilerde
uzak bir gelecekte
(a) yakın gelecekte, pek yakında, kısa bir süre sonra.
We'll need some more money in the foreseeable
future. (b) (olumsuz tümcelerde) uzun (bir) süre (içinde), bir hayli zaman, uzun müddet.
yakın gelecekte Adverb
yakın zamanda
yakın bir tarihte Adjective
yakında Adverb
yakın gelecekte Adverb
Çok da uzak olmayan bir gelecekte Adverb
Çok da uzak olmayan bir geçmişte Adverb
gelecek için tasarruf yapmak Verb
gelecek için tasarrufta bulunmak Verb