lines

  1. (a) çevre, bir şeyin dış hatları (bina, gemi vb.).
    The severe lines of Norman architecture. (b)
    biçim, şekil.
    the lines of a ship: geminin şekli/biçimi. (c) plân, kuruluş.
    The two books were written on the same lines.
  2. evlenme cüzdanı.
  3. kader, talih.
    Hard lines: zalim kader.
rolünü unutmak veya yanlış yapmak/okumak.
savunma hattı Noun, Military
üretim çeşidini zenginleştirmek Verb
konuşurken takılmak Verb
rolünü unutmak.
konuşmasını ezberlemek Verb
kendi hatlarına geri çekilmek Verb
bu cümleden olarak, bu cümleden olmak üzere Adverb
bu minvalde Adverb
arka hatlar Noun
satır arası
satırlar arasında
iki yönlü hatlar Noun
ateşkes hatları Noun
ateşkes hatları Noun
ticaret alanı
(US) banliyö tren şebekesi
(mektubun) son satırları Noun
parti değiştirmek Verb
telefon hatlarının bağlantılarını kesme
üretim hatlarının çeşitlendirilmesi
kâr getirmeyen ürün çeşitlerini kaldırmak Verb
kâr getirmeyen ürün çeşitlerinin kaldırılması
düşman hatları Noun
taşıyıcının hatlarına yeni hatlar ilave etmek Verb
taşıyıcı hatlara yeni ilave hatlar Noun
normal hayat yaşamak Verb
Fraunhofer çizgileri: güneş izgesindeki/spektrumundaki siyah çizgiler. Noun
ön cephe hat tına gitmek Verb
tutucu davranışla yönetmek Verb
talihsizlik, kara talih, şanssızlık. Noun
düşman hatlarına gizlice girmek Verb
Uluslararası Yükleme Sınırı Sözleşmesi Proper Name, Law
ana ürün hatları Noun
denizyolları Noun
evlenme cüzdanı.
(Br) evlilik belgesi
mal çeşitleri Noun
satır sayısı
normal telefon kanallarından yararlanmak Verb
paralel doğrular Noun, Geometry
yaya geçidi çizgileri Noun
düşman hatlarına sızmak Verb
düşman hatlarını yarmak Verb
politika programı
fiyat saptama ilkeleri Noun
seçme mallar Noun
gizli/kapalı anlamı sezmek/anlamak, sezmek, farkına varmak,
argo çakmak.
gizli anlamı keşfetmek/sezmek, ne kastedildiğini anlamak/sezmek, dilinin altındakini keşfetmek.
If
you read between lines, this letter is really a request for money.
gizli anlamı çıkarmak Verb
dikkatle okumak Verb
her kalem eşyadan yüzde 5 indirim
seri sonu mal
merkezde olmak Verb
özel eşyalar Noun
grev gözcüsü hattında yürümek Verb
acele birkaç satır yazmak Verb
muhabere hatları Noun
kredi limitleri Noun
satır/inç Information Technology
gemi teknesi plânı. Noun
bir gayrimenkulün sınır çizgileri Noun
derin kaygı çizgileri Noun
(US) bir mülkün sınırlarını tespit etmek Verb
bir parti politikasının ana hatları Noun
doğruları paralel yapmak Verb
birden çok kredi kurumundan aynı anda sağlanan kredi
bir dosta birkaç satır karalamak Verb
(US) Br demiryolu ağı
devlet denizyolları idaresi