of sorts

  1. (a) sıradan, şöyle böyle, iyi kötü, alelâde.
    an army of a sort /after a sort /of sorts: sözüm
    ona/iyi kötü bir ordu. (b) türü bilinmeyen, ne idüğü belirsiz.
keyifsizlenmek Verb
rahatsız, keyifsiz, (b) gücenik, dargın, küskün, (c) huysuz, sinirli. (d)
bas. bazı harfleri noksan.
her türlü
her işi yapmak Verb
her çeşit insanla temasa geçme fırsatı olmak Verb
her çeşit insanla temasa geçme fırsatı olmak Verb
bin bir dereden su getirmek Verb
muhtelif
biri hakkında her türlü yalan yaymak Verb
türlü türlü insanlarla yakın temasa gelmek Verb
türlü insanlarla yakın temasa girmek Verb
allem kallem etmek Verb