on line

  1. merkezi bir bilgisayara bağlanmış bilgisayar
  2. bilgisayar bağlantılı
telefonda biriyle görüşmekte olmak Verb
internet üzerinden Adverb
çevrimiçi Adjective, Software
online Adjective, Software
tarifeye yeni bir sefer koymak Verb
bir telefon hattını kontrol etmek Verb
bir şeyin bilinmeyen tarafını bulmak/meydana çıkarmak.
birisine bir hususta bilgi vermek.
fiyatları istikrarlı tutmak Verb
fiyatları istikrarlı tutmak Verb
açık ve kuvvetle konuşmak Verb
yanlış anlaşılmaması için açıkça belirtmek Verb
mesleğini tehlikeye atmak Verb
ipucu, aranılan gerçeğe ulaştırabilecek iz.
give someone a line on something: ipucu vermek.
çok az erzakla idare etmek Verb
hattı kapamadan beklemek Verb
trafiği tıkama
düzgün, bir hizada, aynı düzeyde/seviyede.
(a) ikisi arası, ne biri ne öbürü, (b) (tablo) en göze çarpacak yerde, (c) vaktinde/tam ödenmiş.
cash on the line.
(bilgisayar) çevrimiçi: ana bilgisayara bağlı olarak çalışan. Adjective
bir şey demeden imza atmak Verb
noktalı çizgi üzerine imza atmak Verb
kendi yolundan gitmek Verb
fiyatların yükseleceği beklentisiyle belirli bir süre içinde bir ya da birkaç şirketin hisse senetlerini satın almak Verb
montaj hattında çalışma
online Adjective, Software