ozellik

Turkish-English Phrases

ana özellik
main feature
ayırdedici özellik
impress Noun, Law
ayırıcı özellik
distinctive mark
ayırıcı özellik
distinctive feature
ayırt edici özellik
personality Noun
bağışlatıcı özellik
saving grace
başlıca özellik
key feature
belirgin özellik
outstanding feature
belirgin özellik
distinctive feature
belirgin özellik
colour
belirleyici özellik
distinctive mark
emsal kararı bulunmayan, tamamen yeni özellik gösteren dava
case of first impression Noun, Law
faydalı özellik
commodity Noun
gizli özellik
potentiality Noun
istatistiki özellik
statistical attribute
kalıtsal özellik
trait (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun, Biology
kişisel özellik
personal characteristic
olumlu özellik
recommendation Noun
ortak özellik
common characteristic Noun
ortak özellik
common feature Noun
ortak özellik
commonality Noun
özellik
property Noun
özellik
characteristics Noun
özellik
characteristic Noun
özellik
attribute Noun
özellik
quality Noun
özellik
feature Noun
özellik
character Noun
özellik
specification Noun
özellik
qualification Noun
özellik
trait Noun
özellik
peculiarity Noun
özellik
idiosyncrasy Noun
özellik
distinctiveness Noun
özellik
hallmark Noun
özellik
particularity Noun
özellik
singularity Noun
özellik
strain Noun
özellik
facet Noun
özellik
function Noun
özellik belirten
distinctive
özellik kazanmak
to specialize Verb
saklı özellik
potentiality Noun
sattırıcı özellik
selling point
tanımlayıcı özellik
defining characteristic Noun
teknik özellik
specification Noun
yararlı özellik
commodity Noun
yeni özellik
novel feature
yinelenen özellik
leitmotive
Turkish-English phrases from Zargan's own database

özellik
Bir şeyin diğer şeylerden ayrılmasını sağlayan ... has olan niteliği, husûsiyet