adımını sıklaştırmak
Verb
adımlarını sıklaştırmak
Verb
çok büyük bir hızla
Adverb
kaplumbağa hızıyla
Adverb
ara verme, (yeknesaklığı gidermek için) sürekli bir işi bırakıp başka bir faaliyete girişme.
Noun
bir şeyi hızlandırmak
Verb
adımlarını sıklaştırmak
Verb
ağır adımlarla yürümek
Verb
çılgınca neşeli hayat yaşamak
Verb
geri kalmamak, yetişmek, ayak uydurmak.
He had no trouble keeping pace with the faster runner:
Hızlı koşucuya yetişmekte güçlük çekmedi.
Verb
asker adımı, talim adımı.
sümüklüböcek hızıyla hareket etmek
Verb
kaplumbağa hızıyla hareket etmek
Verb
(ilerlemede) örnek/önayak olmak, örnek/numune teşkil etmek.
yarışta nasıl koşulacağını göstermek.
bir mesafeyi adımlamak
Verb
birine antrenörlük yapmak
Verb
genelde artan hayat pahalılığını bir düzene koymak
Verb
peronda ileri geri yürümek
Verb
oda içinde volta atmak
Verb
adım uydurmak, hemâhenk olmak.
yeni buluşlara ayak uydurmak
Verb
akan siparişlere ayak uydurabilmek
Verb
işin gidişini yavaşlatmak
Verb
konjonktürün düşük olması