packing

English-Turkish Translation

  1. Noun paketçilik, ambalajcılık.
  2. Noun paketleme, ambalajlama, denk yapma.
  3. Noun ambalaj, paketleme tarzı.
  4. Noun (eşya/gıda vb.) hayvan sırtında taşıma, sırtta taşıma, yüklenme.
  5. Noun salmastra, tıkaç.
  6. Noun conta, tampon.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

do one's packing
eşyalarını toplamak Verb
Manufacture of plastic packing goods (NACE code: C22.2.2)
Plastik torba, çanta, poşet, çuval, kutu, damacana, şişe, makara vb. paketleme malzemelerinin imalatı (NACE kodu: 22.22) Noun, Trades-Professions
set about one's packing
toplamaya başlamak Verb
allow 10 % for packing
% 10 ambalaj payını hesaba katmak Verb
bad packing
kötü ambalaj
bad state of packing
kötü ambalaj durumu
bad state of the packing
kötü ambalaj durumu
be sent packing
kapı dışarı edilmek Verb
compression packing
salmastra
cost of packing
ambalaj ücreti
cost of packing
ambalaj gideri
customary packing
ticari teamüle uygun ambalaj
deceptive packing
aldatıcı ambalaj
defective packing
kötü ambalaj
defective packing
bozuk ambalaj
do the packing
ambalaj yapmak Verb
dual usage packing
yeniden kullanılabilir ambalaj
export packing
ihracat malları ambalajı
export packing
ihraç malları ambalajı
export packing
ihracat için yapılmış ambalaj
faulty packing
bozuk ambalaj
faulty packing
kusurlu ambalaj
improper packing
kötü ambalaj
improper packing
uygunsuz ambalaj
india rubber packing
kauçuk conta
insufficient packing
uygunsuz ambalaj
insufficient packing
kötü ambalaj
joint packing
conta
manner of packing
ambalaj şekli
method of packing
ambalaj şekli
mode of packing
ambalaj şekli
no charge is made for packing
ambalaj ücretsizdir
nonreturnable packing
iade edilmez ambalaj
obligation to provide packing
ambalaj şartı
original packing
orijinal ambalaj
overtime packing
ambalajlama fazla mesaisi
poor packing
kötü ambalaj
re-use packing
yeniden kullanılabilir ambalaj
rubber packing
kauçuk conta
sea- proof packing
denize karşı dayanıklı ambalaj
sea-proof packing
denize karşı dayanıklı ambalaj
seaworthy packing
denize dayanıklı ambalaj
seaworthy packing
deniz nakiyatına uygun ambalaj
seaworthy packing
deniz nakliyatına uygun ambalaj
secondary-usage packing
yeniden kullanılabilir ambalaj
send packing
kovmak, sepetlemek, pılısını pırtısını eline verip göndermek.
send someone packing
(bir kimseye) acele yol vermek, sepetlemek, pılıyı pırtıyı toplatıp defetmek.
type of packing
ambalaj cinsi
waterproof packing
su geçirmez ambalaj
weight of packing
ambalajın ağırlığı
without packing
net ağırlık
without packing
darasız ağırlık
packing agent
ambalajcı
packing at cost
ambalaj ücreti maliyetine
packing bolt
salmastra cıvatası Noun
packing box
(a) eşya sandığı, (b) salmastra kutusu.
packing cardboard
ambalaj kartonu
packing case
sandık
packing case
mahfaza
packing case
ambalaj kutusu
packing case
ambalaj sandığı
packing charges
ambalaj ücretleri Noun
packing charges (costs)
ambalaj ücreti
packing classification
ambalajlama sınıfları Noun
packing cloth
ambalaj bezi
packing company house plant
(US) konserve fabrikası Noun
packing consultant
ambalajlama danışmanı
packing crate
ambalaj sandığı
packing department
ambalaj paketleme bölümü
packing department
ambalajlama kısmı
packing disc
conta
packing extra
ambalaj ücreti hariç
packing extra
ambalaj hariç
packing extra
ambalaj ücreti ayrıca tahsil edilir
packing for export
ihracat için ambalaj
packing fraction
kararlılık oranı: bir atom yerdeşinin kütle eksiğinin atom kütlesine oranının 10,000 katı.
packing house
büyük mezbaha, et fabrikası: hayvanları kesip etleri paketleyen, sucuk, salam ve konserve gibi gıda maddeleri yapan büyük fabrika. Noun
packing house
gıda fabrikası: hazır gıda maddeleri yapıp piyasaya süren fabrika. Noun
packing in boxes
kutulama
packing included
ambalaj dahil
packing industry
(US) konserve sanayii
packing instructions
ambalajlama talimatı
packing instructions
ambalaj talimatı
packing list
çeki listesi Noun, Commerce
packing list
sevk irsaliyesi Noun, Commerce
packing list
paketleme listesi, paket listesi Noun, Commerce
packing material
ambalaj malzemesi
packing materials
ambalaj malzemesi
packing needle
çuvaldız
packing note
sevk edilen ambalajların listesi
packing of jury
jüride kendi taraftarlarının çoğunluğunu sağlama
packing officer
(Br) gümrük müfettişi
packing paper
ambalaj kağıdı
packing paper
ambalaj kâğıdı
packing paper
paket kâğıdı
packing plant
büyük mezbaha, et fabrikası: hayvanları kesip etleri paketleyen, sucuk, salam ve konserve gibi gıda maddeleri yapan büyük fabrika. Noun
packing plant
gıda fabrikası: hazır gıda maddeleri yapıp piyasaya süren fabrika. Noun
packing press
paketleme presi
packing press
balya markacısı
packing regulations
paketleme nizamnamesi
packing regulations
ambalajlama kuralları Noun
packing requirements
ambalajlama şartları Noun
packing ring
salmastra halkası Noun
packing ring
salmastra bileziği
packing room
ambalaj odası Noun
packing sheet
ambalaj kağıdı
packing sheet
ambalaj kâğıdı
packing slip
paketin içindekileri gösteren belge Noun
packing slip
sevk irsaliyesi Noun, Commerce
packing trade
(US) konserve sanayii
packing wage
ambalaj ücreti
a hundred-odd packing cases
yüz küsur sandık
carry all packing cloth
çuval
English-Turkish phrases from Zargan's own database