pride

  1. kibir, gurur.
  2. gurur, kibir(lilik).
    false pride: boş gurur.
    humble one's pride: birinin kibirini kırmak.

    swallow one's pride: kibirini yenmek, gururuna galebe çalmak.
    swell with pride: gururla göğsü kabarmak.
    take an empty pride in doing something: bir şeyden boş yere gurur duymak.
    take pride in doing something: bir şeyi yapmaktan gurur/kıvanç duymak.
  3. izzetinefis.
    Show a little pride.
  4. övünme, iftihar, kıvanç, başarıdan doğan gurur.
    take pride in: … ile övünmek/iftihar etmek.
  5. azamet, kibir, böbürlenme.
  6. övünülecek şey, iftihar vesilesi, medarı iftihar.
    His art collection was the pride of the family.
  7. görkem, saltanat, debdebe, ihtişam.
  8. bir şeyin en iyi/güzel çağı.
    pride of place: en yüksek mevki.
    in the pride of: en iyi/en
    güzel çağında.
    In the pride of manhood. The pride of summer.
  9. cinsel arzu.
  10. aslan sürüsü.

  11. pride on/upon: (bir şeyle) övünmek, kıvanmak, iftihar etmek, kıvanç/gurur duymak, gururlanmak.

    pride oneself on something: bir şeyle övünmek/iftihar etmek.
    He prided himself on his ability to speak 5 languages.
gururuna dokunmak Verb
birinin gururunu incitmek Verb
tükürdüğünü yalamak Verb
tükürdüğünü yalamak Verb
bilgisiyle övünmek Verb
yaptığı işle iftihar etmek Verb
birinin kibrini kırmak Verb
böbürlenme, şişinme, boş gurur. Noun
övünç
birinin kibirini kırmak Verb
kibirden sarhoş
meslek gururu
kibirden şişmiş
zenginliğiyle övünen
iftihar
övünç kaynağı
gururlanmak Verb
gurur duymak Verb
koltukları kabarmak Verb
gururla dolup taşmak Verb
gurur duymak.
kadınlık gururu
kibrine dokunmak Verb
birinin gururunu kırmak Verb
iftihar
en yüksek mevki
rütbenin verdiği gurur
Fahr-i Alem Proper Name, Religion-Faith
onur yürüyüşü Noun
Onur Haftası Proper Name
gururun sonu düşüştür
gururu bırakmak Verb
bir şeyden boş yere gururlanmak Verb
gurur duymak Verb
iftihar etmek Verb
övünmek Verb
övünme
Trans Onur Yürüyüşü Proper Name