rejuvenate

  1. Transitive Verb (tekrar) gençleştirmek, canlandırmak, zindelik/canlılık vermek, ihya etmek.
    The old man tried to rejuvenate
    himself by taking hormone shots. The mountain air will rejuvenate you.
  2. Transitive Verb, Geography (a) (akarsu) gençleşmek, yeniden hız ve aşındırma gücü kazanmak, (b) (arazi) yeni engebeler oluşturmak,
    genç topografik görünüş kazanmak.