sınırsız

Turkish-English Translation

  1. infinite
  2. unlimited
  3. incomprehensible
  4. broad
  5. open-ended
  6. indefinite
  7. limitless
  8. unrestricted
  9. indeterminate
  10. untold
  11. undefined
  12. boundless
  13. bottomless
  14. unlicensed
  15. unbounded
  16. immeasurable
  17. unmeasured
  18. unstinting
  19. untrammeled
  20. without limits
  21. without stint
  22. transfinite
  23. immoderate
  24. lacking a boundary
  25. shoreless
  26. spaceless
  27. confineless
  28. unreckonable
  29. unreined
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

sınırsız bir süre için
for an unlimited time
sınırsız borç senedi
absolute bond
sınırsız borsa emri
market order
sınırsız borsa emri
unlimited market order
sınırsız emir
unlimited order
sınırsız emir
no limit order
sınırsız fiyat
unlimited price
sınırsız garanti
blanket guaantee Noun, Banking
sınırsız garanti
unlimited guarantee
sınırsız gücü olan
omnipotent Adjective
sınırsız hastalık sigortası
permanent sickness policy Noun
sınırsız hürriyet
unlimited freedom Noun, Rights-Freedoms
sınırsız imtiyaz
unrestricted licence license
sınırsız intifa hakkı
perfect usufruct
sınırsız istek duyan
voracious Adjective
sınırsız izin
indefinite leave
sınırsız kredi
unlimited credit
sınırsız krediden yararlanmak
to enjoy unlimited credit Verb
sınırsız mülkiyet
simple fee Noun, Law
sınırsız ödünç para vermek
to lend money without limitations Verb
sınırsız olarak
outright
sınırsız ortaklık
unlimited partnership
sınırsız reassürans
excess loss reinsurance
sınırsız sigorta
unlimited insurance
sınırsız sigorta
positive asservation
sınırsız sorumlu olmak
to be liable without limitation Verb
sınırsız sorumlu ortak
general partner
sınırsız sorumlu ortak
associated partner
sınırsız sorumlu ortak
unlimited partner
sınırsız sorumlu ortaklık
unlimited partnership
sınırsız sorumlu ortaklık
ordinary partnership
sınırsız sorumlu ortaklık
general partnership
sınırsız sorumlu şirket
unlimited company
sınırsız sorumlu tv
(Br) unlimited company
sınırsız sorumluluk
unlimited liability
sınırsız süre boyunca
for an indefinite time Adverb
sınırsız talep
unlimited claim
sınırsız yetki
unlimited authority
sınırsız yetki
plenary powers
sınırsız yetki
unlimited capacity
sınırsız yetki
unlimited powers
sınırsız yükümlülük
floating charge
sınırsız yükümlülük
floating charges
belirsiz sınırsız ipotek
floating mortgage
bir kimseye ve mirasçılarına ait sınırsız yararlanma hakkı
estate in fee simple
birine sınırsız yetki vermek
to make someone sovereign Verb
hissedarların sorumluluğu sınırsız olan şirket
(Br) unlimited company
hissedarların sorumluluğu sınırsız olan şirket
unlimited company
malların sınırsız ithali için verilen ithal izni
open general licence
ortak bir girişimdeki yöneticilerin sınırsız yetkisi
blind pool
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Belli bir ... sınırı bulunmayan
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.