set down

  1. (a) yazmak, kaydetmek.
    I have set down everything that happened, as I remember. (b) indirmek.

    The bus sets the children down just outside the school gate. (c) yere koymak/bırakmak.
    Set down your heavy bags and take a rest. (d) kibrini kırmak, aşağılamak.
başarısını çok çalışmaya borçlu olmak Verb
azar
tersleme
tam yemek zamanı
tekdir
duruşma günü tespit etmek Verb
bir toplantıyı ayın 15'ine koymak Verb
bir ismi kaydetmek Verb
yazıyla tespit etmek Verb
yolcuları indirmek Verb
birini caddenin köşesinde yere indirmek Verb
birinin hesabına yazmak Verb
otel defterine yazılmak Verb
birini bir iş için öngörmek Verb