shape

  1. Noun, Textile Industry şekil
  2. Noun biçim, şekil, suret.
    the shape of a triangle.
  3. Noun hayal, görüntü, tayf.
    A vague shape appeared through the mist.
  4. Noun hayalet.
    A white shape stood at his bedside.
  5. Noun kılık, kıyafet, dış görünüş, heyet.
  6. Noun düzen, intizam, düzgün şekil/biçim.
    He could give no shape to his ideas.
  7. Noun hal, durum.
    A patient in poor shape . The old house was in bad shape .
  8. Noun genel durum, ahval, şerait.
    What will the shape of the future be?
  9. Noun endam, vücut biçimi.
    He exercised to keep himself in good shape .
  10. Noun kalıp.
  11. Noun profil demiri.
  12. Noun çeşit, tür, nevi.
    dangers of every shape .
  13. Verb biçimlendirmek, şekillendirmek, biçim/şekil vermek.
  14. Verb ayarlamak, düzenlemek, tanzim/tertip etmek.
  15. Verb yön/veçhe vermek, yöneltmek.
    A powerful person who can shape events.
  16. Verb ifade/beyan etmek, sözle anlatmak.
  17. Verb (bedene) uydurmak/sımsıkı oturtmak.
    a dress shaped at the waist and not needing a belt.
  18. Verb
    shape up: (a) iyi/yolunda gitmek, istenildiği şekilde/müsait gelişmek.
    If discussions shape
    up properly, the companies will merge. Our plans are shaping up well. (b) durumunu düzeltmek, kendine çeki düzen vermek, adam olmak.
    You'd better shape up, young man, or expect to be punished.
  19. = Supreme Headquarters Allied Powers, Europe.
fikirlerini bir biçime sokmak Verb
ev yolunu tutmak Verb
kıvamında
şekillenmek Verb
yavaş yavaş biçim bulmak Verb
kötü durumda olmak Verb
formda olmak Verb
formunda olmak Verb
formunda olmak Verb
şekil almak Verb
eski formunu bulmak Verb
idmanlı
şeklen
acemi eri pataklamak Verb
(sıkı çalışma sonunda) şekil/biçim vermek, hazırlamak, tamamlamak, mükemmelleştirmek, tekemmül ettirmek, adam etmek.
biçime sokmak Verb
yavaş yavaş şekle girmek Verb
çok geçmeden yoluna girmek Verb
şekillenmek Verb
belirmek, tebellür etmek, şekillenmek, şekil almak, kesinleşmek.
şekil almak, teşekkül etmek.
teşekkül
en son moda
bir ifadeye biçim vermek Verb
biçimlendirmek Verb
şekil vermek Verb
desen şiiri Noun, Language-Literature
görsel şiir Noun, Language-Literature
somut şiir Noun, Language-Literature
somut şiir Noun, Language-Literature
görsel şiir Noun, Language-Literature
desen şiiri Noun, Language-Literature
formunu koruyan
iyi gelişmek Verb
birşeyi birşey olarak biçimlendirmek Verb
birşeyi birşey biçimine sokmak Verb
birşeyi birşey olarak şekillendirmek Verb
birşeye birşeyin biçimini vermek Verb
birşeyi birşey şekline sokmak Verb
birşeye birşeyin şeklini vermek Verb
davranışlarını düzeltmek Verb
ilerleme kaydetmek Verb
ilerlemek Verb
kendine çeki düzen vermek Verb
gelişmek Verb
birşey halini almak Verb
birşeye dönüşmek Verb
ya bu deveyi güdersin ya bu diyardan gidersin
birşey halini almak Verb
birşeye dönüşmek Verb
birşey olma yolunda ilerlemek Verb
şekillendirmek Verb
bir şeye biçim vermek Verb
şekli şemaili olmama
şekili şemaili olmama