solar

  1. Adjective güneş+.
    solar energy: güneş enerjisi.
    solar heat/light: güneş harareti/ışığı.
    solar
    system: güneş dizgesi/sistemi.
  2. Adjective güneş (etkisiyle meydana gelen), şemsî.
    solar phenomena: güneş olayları.
  3. Adjective güneşe göre hesaplanan.
    solar hour: güneş saati.
ötegezegen Noun, Astronomy
güneş dışı gezegen Noun, Astronomy
apex ile ayni anlama gelir. günerek.
güneş günereği: güneş sisteminin uzayda ona doğru hareket ettiği Vega yıldızına yakın nokta.
güneş bataryası, enerjisini güneş ışığından alan elektrik üreteci.
güneş pili
güneş ışınları kolektörü
güneş ışınları kollektörü
güneş kolektörü Noun, Machinery
güneş sabiti: güneşten arzın birim yüzeyine birim zamanda gelen ışık enerjisi = ışına dikey olan 1 cm2'ye
dakikada 1.94 küçük kalori veya 1.37x106 erg/cm2.
güneş enerjisi ile yemek pişirme
yirmi dört saat
güneş günü.
güneş tutulması, küsuf.
güneş enerjisi Noun
güneş alevi: güneş lekelerine yakın yerlerde görülen aleve benzer parıltı. (Kozmik ve X-ışınlariyle yüklü
olup magnetik fırtınalar oluşturur).
güneşle ısınan
güneşle ısıtma sistemi
month ile ayni anlama gelir. ay, güneş yılının 12'de biri.
güneş paneli Noun
(a) güneş sinirağı, (b)
k.d. karın boşluğu.
güneş enerjisi Noun
güneş ışınımı.
güneş izgesi/ tayfı.
güneş lekeleri.
güneş sistemi Noun, Astronomy
güneş yeli: güneş fırtınalarının meydana getirdiği ve güneşten etrafa dağılan proton bulutu.
güneş yılı/senesi, şemsî yıl.
ortalama güneş günü. Noun
astronomik saat, güneş saati: güneşin tam tepede bulunduğu ardışık iki an arasını 24 saat addederek hesaplanan zaman.
ortalama güneş saati. Noun