static(al)

  1. duruk, statik, duran, sakin.
    static(al) electricity: statik elektrik.
    static(al) equilibrium:
    duruk denge, statik denge.
    static(al) pressure: duruk basınç.
    static(al) tube: statik tüp, akan sıvıların statik basıncını ölçen tüp.
  2. dengeli, değişmez, değişmeyen değişme kabul etmeyen.
  3. hareketsiz, cansız, gelişmeyen, yerinde sayan.
  4. Sociology dural, törelere dayanan.
  5. Economics durgun, dalgalanma/değişme göstermeyen.
  6. Radio parazit.
  7. acı tenkit, şiddetli eleştiri.
durgunluk
staj