truck

  1. kamyon
  2. Noun kamyon.
  3. kamyon.
    truck tractor: fabrika traktörü.
    truck scale: kamyon kantarı.
    truck terminal:
    kamyon ana durağı/istasyonu.
    truck trailer: kamyon kuyruk/yedek arabası, kamyon romorku.
  4. hand truck ile ayni anlama gelir. iki tekerlekli el arabası.
  5. demiryol yük vagonu.
  6. taşıma arabası.
  7. Maritime Traffic direk şapkası.
  8. pazarda satılan sebze/meyve.
  9. çöp, süprüntü.
    That's a lot of truck.
  10. ilişki, münasebet, alış veriş.
    I'll have no truck with him: Onunla alışverişim/hiçbir ilişiğim yok.
  11. değiş-tokuş, takas, trampa, aynî mübadele.
    truck system: trampa/takas usulü.
  12. sving dansı (yapmak).
  13. kamyonla /el arabası ile yük taşımak/nakletmek.
  14. kamyona yüklemek.
  15. kamyon sürmek.
  16. değiş-tokuş yapmak, malı mal ile değiştirmek.
hafriyat kamyonu Noun, Construction
yük kamyonu
valiz taşıyan kamyon
bagaj el arabası Noun
kapalı kasa kamyon
kapalı kasa kamyon Noun, Transport
çekici Noun, Automotive
şirket kamyonu
tırtıllı kamyon
hayvan vagonu
çektiri: büyük eşyayı kavrayıp taşımaya mahsus paralel iki kolu olan kamyon Noun
konteyner taşımak üzere özel olarak tasarlanmış ve yapılmış kamyon
konteyner taşıyan kamyon
vinçli kamyon
tekerlekli vinç
vinçli fabrika arabası Noun
arazi kamyonu
mal teslimat kamyonu
kamyonet
kamyon sürmek Verb
kamyon sürücüsü
taşı-boşalt kamyonu, damperli kamyon, devrilir sandıklı kamyon. Noun
devirme tertibatlı kamyon
bir kamyon doldurmak Verb
itfaiye/yangın söndürme arabası. Noun
forklift ile ayni anlama gelir. çatal kaldıraç, çatal kaldıraçlı kamyon (ile kaldırmak/istif etmek/taşımak.
forklift ile ayni anlama gelir. çatal kaldıraç, çatal kaldıraçlı kamyon (ile kaldırmak/istif etmek/taşımak.
kamyonda teslim
(US) yük vagonu
yük kamyonu
nakliye kamyonu
çöp kamyonu.
zerzevat
(US) bostan sebzesi
benzin tankeri
üstü açık kamyon
(Br) üstü açık kamyon
truck (2). Noun
truck ile ayni anlama gelir. iki tekerlekli el arabası.
açık yük kamyonu
ağır hizmet kamyonu
ağır yük kamyonu
ağır hizmet kamyonu
bir kamyonu kaçırmak Verb
bir kamyonu kaçırmak Verb
(US) itfaiyenin kurtarma kamyonu
uzun yol yük kamyonu
asansörlü kamyon, alttan sürme araba. Noun
kamyonet
uzun yol yük kamyonu
(US) uzak mesafeye mal taşıyan kamyon
askeri kamyon
kamyon. Noun
küçük kapalı kamyonet. Noun
(US) pikap kamyonet
pickup ile ayni anlama gelir. küçük kamyon, pikap.
(US) değersiz eşya
frigorifik kamyon
soğuk hava depolu kamyon
(demiryolu) tamir vagonu
TIR Noun, Automotive
tır Noun, Automotive
vidanjör
kamyonla göndermek Verb
kamyonet
hoparlörlü kamyon (seçimlerde veya reklamcılıkta kullanılır). Noun
hoş görmek Verb
nefsine yedirmek Verb
kabul etmek Verb
sarnıçlı kamyon
tenteli kamyon
vagonet
devirme kamyon
wrecker (4). Noun
treyler çekicisi
malları kamyonla taşımak Verb
çöp kamyonu Noun, Transport
arıza arabası Noun
bavulu açmak Verb
vidanjör
(US) video kayıt kamyoneti
depo taşıt aracı
arozöz
silah taşıma aracı
(US) çekme kamyoneti
arıza arabası Noun
taşımacılık şirketi
yük kamyonu
kamyonla taşımacılık şirketi
araba tekerleği
nakliye ücreti
(US) şehirlerarası teslimat
kamyon şoförü
kamyonculuk
trampa işi
(US) kamyon fabrikası Noun
bostan, sebze bahçesi. Noun
(US) bostan
bostancı.
bostancılık.
kamyon filosu Noun
kamyon kolu
kamyon işleterek hayatını kazanmak Verb
bostan, sebze bahçesi. Noun
araba krikosu Noun
kamyon kiralama
ana boru
kamyon üretimi
kamyon üreticisi
kamyon üretim tesisi
taşımacılık işletmesi
(US) kamyon fabrikası Noun
kamyon üretimi
kilometre ücreti
kamyon tescili
kamyon kirası
(Br) ağır yük vagonu gereksinimi
kamyon servisi
(Br) işçilere mal ile ödeme yapan işyeri
yük kamyonu durma yeri
kamyon durma yeri
(US) zerzevatçı dükkânı
(Br) işçilere mal ile ödeme yapma
kamyon tentesi
(Br) mal ile ücret ödeme
kendi deposu olmayan toptancı
(US) kendi deposu olmayan toptancı
(US) çöp kamyonu
biriyle paylaşacak kozu olmamak Verb
ağır yük kamyonu piyasası
(Br) ağır yük vagonu gereksinimini karşılamak Verb
kamyon nakliyesi
kamyon nakliyatı
gönderildiği yerdeki kamyonda teslim satış fiyatı