ulasmak

Turkish-English Phrases

(gelir) beş haneli rakamlara ulaşmak
to run into five figures Verb
...'e hiç zorlanmadan ulaşmak
to ease into ... Verb
amacına ulaşmak
to attain one's object Verb
amacına ulaşmak
to drive the nail home Verb
amacına ulaşmak
to achieve one's purpose Verb
amacına ulaşmak
to carry one's point Verb
amacına ulaşmak
to get your way Verb
amacına ulaşmak için hilelere başvurmak
to resort to tricks to gain one's end Verb
amaçlarına ulaşmak
to attain its objectives Verb
başarıya ulaşmak
to pan out Verb
başarıya ulaşmak
to achieve Verb
başarıya ulaşmak
to come off Verb
başarıya ulaşmak
to follow through Verb
başarıya ulaşmak
to hit the big time Verb
başarıya ulaşmak
to meet with success Verb
başarıya ulaşmak
to make it Verb
başarıya ulaşmak
to make good Verb
başarıya ulaşmak
to come of age Verb
başkasından önce bir hedefe gizlice ulaşmak
to steal a march on sb Verb
belirli bir amaca ulaşmak için büyük risk göze alan kişi
brinkman
belirli bir amaca ulaşmak için büyük riski göze alma
brinkmanship
belirli bir sonuca ulaşmak için savaşma
campaign
belli bir duruma ulaşmak
to come to this Verb
bir amaca ulaşmak
to meet a goal Verb
bir engeli aşarak ulaşmak
to get access to Verb
bir hedefe ulaşmak
to meet a goal Verb
bir noktaya ulaşmak
to get around to Verb
bir sonuca ulaşmak
to come to a conclusion Verb
bir yere ulaşmak
to blow into something Verb
birine nihayet ulaşmak
to gain on someone Verb
birine ulaşmak
to reach sb Verb
birine ulaşmak
to reach out to someone Verb
birşeyde başarıya ulaşmak
to make it to something Verb
birşeye nihayet ulaşmak
to gain on something Verb
birşeye ulaşmak için çalışmak
to work for something Verb
çalışarak başarıya ulaşmak
to get out of the ruck Verb
çözüme ulaşmak
to work out Verb
elden ele geçip birine ulaşmak
to come down to someone Verb
en yüksek başarıya ulaşmak
to come off best Verb
en yüksek noktaya ulaşmak
to peak Verb
erişkinliğe ulaşmak
to come of age Verb
gayeye ulaşmak
to succeed Verb
hakikate ulaşmak
to get at the truth Verb
halka ulaşmak
to reach the public Verb
hayatta başarıya ulaşmak
to make something of yourself Verb
hedefe ulaşmak
to achieve one's aim Verb
ileri düzeye ulaşmak
to come of age Verb
ilerleyerek birşeye ulaşmak
to progress to something Verb
izinden giderek geriye veya kaynağına ulaşmak
to retrace Verb
kriz noktasına ulaşmak
to draw to a head Verb
miktarına ulaşmak
to amount to something Verb
mükemmelliğe ulaşmak
to arrive at perfection Verb
orgazma ulaşmak
to come Verb
refaha ulaşmak
to make good Verb
sonuca ulaşmak
to draw a conclusion Verb
sonuca ulaşmak için başvurulan vasıtaları haklı çıkarmak
to justify the means Verb
tekrar başarıya ulaşmak
to stage a comeback Verb
ulaşmak
to make Verb
ulaşmak
to access Verb
ulaşmak
to go Verb
ulaşmak
to lead to Verb
ulaşmak
to appear Verb
ulaşmak
to get Verb
ulaşmak
to amount Verb
ulaşmak
to arrive Verb
ulaşmak
to work your way Verb
ulaşmak
to attain Verb
ulaşmak
to find Verb
ulaşmak
to reach Verb
ulaşmak
to make it Verb
ulaşmak
to come to hand Verb
ulaşmak
to achieve Verb
ulaşmak
to come Verb
ulaşmak
to raise Verb
ulaşmak
to come at Verb
ulaşmak
to blow in Verb
ulaşmak
to come through Verb
ulaşmak
to gain Verb
ulaşmak
to come in Verb
ulaşmak
come
ulaşmak
equal
ulaşmak
extend
ulaşmak
gain
ulaşmak
gain on/upon
yarın karaya ulaşmak
to raise the land next morning Verb
yüksek tüketime ulaşmak
to gallop to high consumption Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

ulaşmak
Belli bir ... olmak, yetişmek