victim

  1. Noun, Law mağdur
  2. Noun kurban.
    victims of war/ victims of an accident: harp/kaza kurbanları.
  3. Noun kıygın, mağdur.
    the victim of a swindler.
kurbanı suçlama Noun
kurbanın suçlanması Noun
mağdurluk Noun
kazazede Noun
deprem kurbanı
depremzede Noun
kurban olmak Verb
vurup kaçan şoförün çarptığı kişi
depremzede Noun
tesadüfen kurban olan kişi
bir facianın kurbanı
felaketzede
bir araba kazasının kurbanı
bir salgının kurbanı
bir depremin kurbanları Noun
şartların kurbanı
enflasyon kurbanı
kurban gitmek Verb
propagandanın kurbanı olmak Verb
bir şeye kurban gitmek.
kurbanı olmak, kapılmak.
She fell victim to her desire for new clothes and found herself without money.
birinin kurbanı olmak Verb
birşeyin kurbanı olmak Verb
birşeye kurban gitmek Verb
mağduriyet taslamak.