bilirkişi tanık
Noun, Law
mahalli bilirkişi
Noun, Law
tanık olarak (mahkeme huzuruna) çıkmak
Verb
tanık sıfatıyla mahkemeye çıkmak
Verb
bir senede imza atan şahit
yalancı tanıklık etmek
Verb
bir tanığa rüşvet vermek
Verb
tanığa rüşvet vermek
Verb
rüşvet satın alınan tanık
bir tanığı satın almak
Verb
birini tanık göstermek
Verb
birini tanıklığa çağırmak
Verb
bir tanığı reddetmek
Verb
itiraz edilebilecek tanık
karakter tanığı: mahkemede davacı veya sanığın doğruluk, dürüstlük, iyi ahlâk ve şöhreti için tanıklık yapan kimse.
Noun
tanığın mahkemeye cebren celp edilebileceği
duruşmaya zorla getirilebilecek tanık
zorla getirilebilecek tanık
duruşmaya cebren getirilebilecek tanık
tanığın tanıklık etme yetkisi
(vasiyetnamede) tanıklık etmeye ehil şahıs
usulü dairesinde yapılan mahkeme davetiyesine icabet etmeyen tanık
tanığı köşeye sıkıştırmak
Verb
bir tanığın satın alınması
bir tanığın güvenilirliği
sözüne güvenilebilecek tanık
tanık önünde ifade vermek
Verb
davete icabet etmeyen tanık
mahkemeye şahitlik yapmaya gelmeyen şahit
savunma tanığı, savunmanın tanığı
Noun, Law
dava tarafları ile hiçbir ilgisi bulunmayan ve bu nedenle tanıklığa engel durumu bulunmayan kimse
tanığı sorguya çekmek
Verb
bir tanığı sorguya çekmek
Verb
bir tanığı sorguya çekmek
Verb
taraf bilirkişisi
Noun, Law
yalan beyanda bulunan tanık
yalan yere yemin eden tanık
bir tanığı sıkıştırmak
Verb
bir tanığa rüşvet vermek
Verb
tanığın kendisini cezai kovuşturmaya açık bırakacak konularda ifade vermekten çekinme hakkı
(US) bir tanığı reddetmek
Verb
taraflardan birine düşmanlığı veya davadaki kişisel ilişkisi ya da kötü şöhret sahibi olması nedeniyle
ifadesinin hakikate aykırı olduğunu iddia etme
(US) bir tanığın taraf tuttuğu
bir tanığın ifadesini almak
Verb
bir tanığı sorguya çekmek
Verb
bir tanığın sorguya çekilmesi
bir tanığı tehdit ederek sindirmek
Verb
mahkemenin bir tanığın kendisini tehlikeye düşürebileceğine kani olduğu bir durumda onu tanıklıktan muaf tutması
bir tanığa kendi düşüncesi doğrultusunda ifade verecek şekilde soru sormak
Verb
bir tanığa itiraz etmek
Verb
tanığın ifade vermeyi ret hakkı
tanığın ifade vermeyi reddetme hakkı
bir tanığın mahkemeye çıkarılması
bir tanığı etkilemek
Verb
bir tanığı sorgulamak
Verb
bir tanığı sorguya çekmek
Verb
bir tanığı yeniden dinleme
bir tanığı yeniden sorgulamak
Verb
tanığı yeniden sorgulamak
Verb
bir tanığı yeniden sorguya çekmek
Verb
bir tanığı yeniden tanık kürsüsüne çıkarmak
Verb
tanığı yeniden çağırmak
Verb
bir tanığı yeniden çağırmak
Verb
hala hayatta bulunan tanık
hâlâ hayatta bulunan tanık
bir tanığı yalan yere yemine teşvik etmek
Verb
bir tanığa rüşvet vermek
Verb
tanığın yalancı tanıklığı
birini tanık olarak çağırmak
Verb
bir tanığa yemin ettirmek
Verb
tanığa yemin ettirmek
Verb
bir tanığa yemin ettirmek
Verb
bir tanığı etkilemek
Verb
yukarıdakilere tanık olarak imzamı atıyorum
ile ayni anlama gelir. mahkemede tanık yeri.
tanık/şahit kürsüsü.
Noun
tarafınızdan imzalanmıştır
bilirkişi raporu
Noun, Law
bir belgenin düzenlenmesinde tanık sıfatıyla bulunanların imzaladıklarını ifade eden ibare
yukarıdaki hususlar muvacehesinde
Law
tanıkların ifadesi tutmuyor