border on/upon

  1. (a) sınır komşusu olmak, (b) çok yaklaşmak, ramak kalmak, … eğiliminde olmak, dönüşmek.
    The situation
    borders on tragedy: Durum bir faciaya dönüşmektedir.
    to border on insanity: delirecek gibi olmak, az kalsın aklını oynatmak.