1. çatlak, yarık, ayrık, oluk.
  2. atın ayağındaki çatlak.
  3. çatlamış, yarılmış.
  4. (yaprak vb.) yarık, orta damara kadar dilimli.
  5. (bkz: cleave )2
    (geç.z.&s.f.).
solungaç yarığı, yutağın yanlarına yerleşmiş bir seri yarık biçimindeki açıklıklar.
solungaç yarığı, yutağın yanlarına yerleşmiş bir seri yarık biçimindeki açıklıklar.
yarık damak.
zor/müşkül/sıkışık durumda, iki ateş arasında.
sıkıntıda