1. İsim yetenek, kabiliyet, istidat, Allah vergisi.
    have a flair for something: bir şeye özel istidadı
    olmak.
    a flair for acting: artistlik kabiliyeti.
  2. İsim zevki selim, zarafet.
    a woman with a flair for style.
  3. İsim seziş, anlayış, idrak, sağgörü, temyiz/tefrik kabiliyeti, basiret, feraset, nüfuzu nazar.
    to have
    a flair for bargains: kelepirleri sezmekte usta olmak.
pazarlıkta usta olmak Fiil
dillere karşı yatkın olmak Fiil