substantive

  1. Gramer ad, isim.
  2. ad yerine kullanılan.
    a substantive adjective.
  3. varlık/mevcudiyet ifade eden.
    “to be” is a substantive verb.
  4. bağımsız, müstakil, kendiliğinden var olan.
  5. tözel, aslî.
    substantive rank: aslî rütbe.
  6. gerçek, hakikî.
    He argued that more substantive measures were needed.
  7. çok, önemli.
    a substantive issue.
  8. Hukuk esasa müteallik. (bkz: adjective ).
  9. (boya) sabit, dayanıklı, devamlı.
maddi ceza hukuku İsim, Hukuk
maddi unsur İsim, Hukuk
esas kanıt
maddi delil
kendi başına suç teşkil eden fiil
esasa ilişkin hükümlerin ihlali İsim, Rekabet Hukuku
maddi hukuk İsim, Hukuk
ihzarihukuk önergesi
en önemli önerge
izhari hukuk önergesi
bağımsız ülke
bir sözleşmenin esas kısmı
maddi hak İsim, Hukuk
esasa ilişkin hükümlerin ihlali nedeniyle verilen ceza İsim, Rekabet Hukuku