to the contrary

  1. aksi(ne/ni), tersi(ne/ni), zıddı(na), nakzeden, başka türlü.
    He may be blameless, but the evidence
    points to the contrary. If you don't hear to the contrary, I'll meet you at 7.00 o'clock outside the theater.
    I have nothing to say to the contrary: Buna karşı hiçbir diyeceğim yoktur.
mukabil delil
aksine bir hüküm olmadığı takdirde
aksine delil olmadığı takdirde
aleyhine delil olmadığı takdirde
aksini belirtmediğiniz takdirde
tersini ispatlayacak delil bulunmadığından
mukabil delil olmadığı takdirde
tersinıispatlayacak delil bulunmadığından
aksini ispatlayacak delil bulunmadığından
aksine bir hükmü bildirme
aksine herhangi bir hüküm olsa dahi
aksine bir hüküm olsa dahi
karşı fikir
aksine bir uygulama
karşı delil göstermek Fiil
karşıt kanıt göstermek Fiil
aksine delil
karşıt kanıt
aksine bir hüküm kmü
aksine bir hüküm
aksi ne haber
dünya kurulduğundan beri Zarf
karşı mülâhaza
aksine bir şart
aksi belirtilmedikçe Zarf, Hukuk
bu belgede yer alabilecek aksi yöndeki hükümlere bakılmaksızın Zarf, Hukuk
Burada yer alabilecek aksi yöndeki herhangi bir hükme bakılmaksızın Zarf, Hukuk
...'de yer alabilecek aksi yöndeki hükümlere bakılmaksızın Zarf, Hukuk
...'de yer alabilecek aksi yöndeki hükümlere bakılmaksızın Zarf, Hukuk
yukarıda aksine bir hüküm olsa dahi Zarf, Hukuk
amaca aykırı düşmek Fiil
nizamnameye aykırı
deliller hilafına
gayri meşru
kanuna mugayir
kanuna aykırı
kurallara aykırı
aksi sabit olduğu takdirde
kamu menfaatine aykırı kısıtlamalar İsim