toward

act disrespectfully toward

hürmette kusur etmek Fiil

act disrespectfully toward

hürmetsizlik etmek Fiil

be directed toward

teveccüh etmek Fiil

be tolerant toward

anlayış göstermek Fiil

be turned toward

teveccüh etmek Fiil

behave in a friendly way toward

yakınlık göstermek Fiil

behave toward

davranmak Fiil

conduce to/toward

sağlamak, sebep/vesile olmak, mucip olmak, yardım etmek, istenilen sonucu doğurmak, sonuca ulaştırmak.

face on/to/toward

(yüzü/cephesi) dönük olmak, -e bakmak.
The house faces on the street.

face to/toward

(yüzünü) -e dön(dür)mek/yönel(t)mek.
to face toward the sea.

inclined toward

eğimli

orient something toward

tevcih etmek Fiil

shepherd toward

'ye yöneltmek Fiil

squint toward

eğiliminde olmak, meyletmek, -e mütemayil olmak.

toward the front

ileri Zarf

attitude toward work

işe karşı tutum

drift toward bankruptcy

iflasa doğru gitmek Fiil

make significant progress toward ...

... yolunda önemli mesafe katetmek Fiil

make significant progress toward ...

... yolunda önemli mesafe almak Fiil

make significant progress toward ...

... yolunda önemli adımlar atmak Fiil

move the economy toward full employment

ekonomiyi tam istihdama doğru götürmek Fiil

move the economy toward full employment

ekonomiyi tam istihdama yöneltmek Fiil