çiçek

Turkish-English Translation

  1. Noun blossom
  2. Noun flower
  3. Noun bloom
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

afyon çiçeği
opium poppy
Atatürk çiçeği
poinsettia Noun, Plant Species
ateş çiçeği
salvia
ay çiçeği
sunflower Noun, Botany
Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda çiçek, bitki, tohum, gübre, ev hayvanları ve ev hayvanları yemleri perakende ticareti (NACE kodu: 47.76)
Retail sale of flowers, plants, seeds, fertilisers, pet animals and pet food in specialised stores (NACE code: G47.7.6) Noun, Trades-Professions
boru çiçeği
devil's trumpet Noun, Botany
çadır çiçeği
field bindweed Noun, Botany
çan çiçeği
campanula Noun, Botany
çuha çiçeği
primrose
çuha çiçeği
primula Noun, Botany
haşhaş çiçeği
poppy
hatmi çiçeği
hollyhock Noun, Plant Species
inci çiçeği
snowberry
inci çiçeği
lily of the valley Noun, Botany
kadife çiçeği
marigold
kahkaha çiçeği
ipomoea Noun, Botany
kana çiçeği
canna lily Noun, Plant Species
kandil çiçeği
yarrow Noun, Botany
karanfil çiçeği
carnation Noun, Plant Species
kaya çiçeği
rock plant
kozmos çiçeği
cosmos
küpe çiçeği
fuchsia Noun, Botany
küstüm çiçeği
touch-me-not Noun, Botany
küstüm çiçeği
sensitive plant Noun, Botany
küstüm çiçeği
sleepy plant Noun, Botany
Latin çiçeği
nasturtium Noun, Botany
lavanta çiçeği
lavender
lotüs çiçeği
lotus
maymun çiçeği hastalığı
monkeypox Noun, Diseases
maymun çiçeği virüsü
monkeypox virus Noun, Virology
mine çiçeği
verbena Noun, Botany
sabun çiçeği
soapweed Noun, Botany
sabun çiçeği
common soapwort Noun, Botany
sabun çiçeği
bouncing bet Noun, Botany
saray çiçeği
delphinium Noun, Botany
sedef çiçeği
honesty Noun, Botany
su çiçeği
varicella Noun, Childhood Diseases
su çiçeği
chichkenpox Noun, Childhood Diseases
süt çiçeği
snowdrop
teke sakalı çiçeği
salsify
yabani kadife çiçeği
tumbleweed
yıldız çiçeği
dahlia Noun, Botany
yetiştirilmiş çiçek
bloom
yüz bin çiçek
hundred flowers
çiçek açma
bloom
çiçek açma
efflorescence
çiçek açmak
to come into flower Verb
çiçek açmak
to flower Verb
çiçek açmak
to bloom Verb
çiçek açmak
to blossom Verb
çiçek açmak
to come into blossom Verb
çiçek açmış
blooming
çiçek açmış
in flower
çiçek aranjmanı
flower arrangement
çiçek aşısı
smallpox vaccination
çiçek bahçesi
flower garden
çiçek balı
wildflower honey Noun, Food-Kitchen
çiçek demeti
bouquet
çiçek desenli döşemelik ya da perdelik kalın kumaş
cretonne
çiçek gibi taze
bloom
çiçek gönderilmemesi rica olunur
no flowers (by request)
çiçek gönderilmemesi rica olunur
no flowers (by request
çiçek gönderilmemesi rica olunur
no flowers
çiçek hastalığı
variola
çiçek hastalığına yakalanmış
poxy
çiçek koparmak
to pick up flowers Verb
çiçek özü
honey locust
çiçek özü
honeylocust
çiçek pazarı
flower market
çiçek sapı
peduncle
çiçek sergisi
flower- show
çiçek sergisi
flower-show
çiçek soğanı
bulb
çiçek tarhı
flower bed
çiçek tozu
pollen
çiçek tozu ölçümü
pollen count
çiçek yaprağı
petal
çiçek yaprağı
bract Noun, Botany
çiçek yatağı
flower bed
çiçek yetiştirme
floriculture
bahçedeki çiçek tarhları
parterre Noun
bir odayı çiçek ve kâğıtla süslemek
to string a room with festoons Verb
erken çiçek açan
precocious Adjective
göğse ya da bele takılan küçük çiçek demeti
corsage
Japonlar'a özgü çiçek düzenleme sanatı
ikebana
küçük çiçek demeti
posy
meyve ağacı üzerinde çiçek kümesi
blossom
solmuş çiçek başı
deadhead
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Tohumlu bitkilerin, üreme organlarını taşıyan güzel ... ekseri güzel kokulu kısmı
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.