approach

  1. yaklaşmak.
    to approach the city: şehre yaklaşmak.
    Our departure time was approaching: Hareket
    saatimiz yaklaşıyordu.
    We approached with care: Dikkatle yaklaştık.
  2. (nitelik, karakter, zaman ve koşul bakımından) yakın olmak, yaklaşmak, benzemek, derecesine/mertebesine
    ulaşmak/erişmek.
    As poet he hardly approaches Hâşim: Şair olarak Hâşim'in mertebesine pek ulaşamaz.
  3. başvurmak, müracaat etmek, huzuruna çıkmak.
    to approach President with a suggestion: bir teklifle
    Reisicumhurun huzuruna çıkmak.
    Did he approach you about lending him some money: Ödünç para istemek için sana başvurdu mu?
  4. çözüm yolu aramak.
    to approach a problem: bir soruya çözüm yolu aramak.
  5. âşıkane/samimî dostluk teklif etmek veya bu maksatla yanaşmak.
    He approached her at the party, but she refused him.
  6. yanaştırmak.
  7. yaklaşma.
    Our approach drove away the wild animals: Yaklaşmamız, vahşi hayvanları uzaklaştırdı.
  8. benzerlik, yaklaşıklık.
  9. yakın, civar, bir yere götüren yol.
    All approaches to the town were blocked: Kasabaya giden bütün yollar tutulmuştu.
  10. yaklaşım, çözüm yolu.
    This is a new approach to the problem.
  11. (uçak) iniş yolu.
    The plane's approach to the airport was hazardous.
  12. âşıkane dostluk kurma girişimi.
  13. öneri, teklif, sunuş, takdim (bu anlamda bazen çoğul şekli kullanılır).
maaş zammı almak için işverene yaklaşmak Verb
risk esaslı yaklaşım Noun, Banking
yaklaşma talimatı
massetme yaklaşımı
reklam tarzı
analitik yaklaşım
yaklaşma açısı
yaklaşma telsizi
kör yaklaşma
kör yaklaşım
kaba kuvvet yaklaşımı
bina girişi
(menkul değerler) satın aldığını satmamak politikası Noun
yaklaşma için alanı müsait duruma getirmek Verb
yaklaşma için meydanı müsait duruma getirmek Verb
katkı yaklaşımı (planlama ve karar almada maliyet davranışının önemi üzerinde durmak amacıyla sabit maliyetlerle
değişken maliyetleri ayrı ayrı göster
metin rasyoneli
metin yaklaşımı
metin rasyonel
maliyet hesaplama yöntemi
yaklaşma yönü
(uçak) yaklaşma talimatı
kolay yaklaşılabilir
etik anlayış Noun, Human Resources
ortak bir yaklaşım tarzı bulmak Verb
esnek yatırım yaklaşımı
fon akışı yaklaşımı
yeni yaklaşım
ağır yaklaşım
yerden yönetilen iniş: uçağın konumu yer radarından gözetlenip sürekli talimat verilerek sağlanan iniş.
yerden kontrollü yaklaşma
yerden kumandalı yaklaşma işlemi
bütüncül yaklaşım Noun
ilk yaklaşma
yaklaşma yolu
yaklaşma şeridi
metne bağlı kalarak yorum
barış girişiminde bulunmak Verb
işçi ihtiyacı tahmini
kitlelere karşı takınılan tavır
yaklaşım tarzı
hatalı yaklaşma
modüler yaklaşım
şahsi yaklaşım
şahsi yaklaşma
takatli yaklaşma
güdümlü yaklaşma
yaklaşım öncesi
satış görüşmesinden önce hedeflerle ilgili tüm bilgilerin hazırlanması
esas yaklaşma yolu
yaklaşım yolu
satış yaklaşımı (satış elemanı tarafından benimsenen olası müşterinin olumlu tepkisini yaratmaya yönelik tema ya da öneri
satış yaklaşımı
güvenlikçi yaklaşım Noun, Politics-Intl. Relations
uzlaşma politikası Noun
eşitsiz mübadele yaklaşımı
hesabını aşan miktarda para çekmeyi bankadan talep etmek Verb
belli bir standardı tutturmak Verb
bir hükümete yaklaşmak Verb
bir müşteriye yaklaşmak Verb
bir konuyu ele almak Verb
bir işi ele almak Verb
(uçak) yaklaşma açısı
yaklaşma müsaadesi Noun
yaklaşma kontrolü
yaklaşma kontrol bürosu Noun
yaklaşma koridoru
müşterilere yanaşmak Verb
yaklaşma uçuşu
iniş için yaklaşma
yaklaşmada rölantide çalışma
yaklaşma lambası Noun
yaklaşma aydınlatma tertibatı
yaklaşma yürüyüşü
yaklaşma yolu
yaklaşma işlemi
yaklaşma rampası Noun
yaklaşma rotası Noun
birine yaklaşmak Verb
yaklaşma bölümü
yaklaşma sırası
birine rüşvet teklif etmek Verb
yaklaşma hızı
yaklaşma düzeyi
yaklaşma çevre radarı
şehre yaklaşmak Verb
hükümete yaklaşmak Verb
bir konuya yaklaşım
mükemmelliğe yaklaşmak Verb
hedefe yaklaşma
vergi geliri kıymet takdiri
yaklaşma siperi
yaklaşma yolu
yaklaşma bölgesi
yaklaşma açısı
muhtemel yaklaşma zamanı
eğitime planlı yaklaşım
İdarenin tutumunu yansıtmak Verb
müşteriye karşı tutumunu yeniden ayarlamak Verb
Yeni Yaklaşım Direktifleri Noun
Klasik Yaklaşım Direktifleri Noun