Ciltçilik ve ilgili hizmetler (NACE kodu: 18.14)
Noun, Trades-Professions
hakem kararını bağlayıcı kabul etmek
Verb
sözleşmeyi bağlayıcı kılmak
Verb
karşılıklı olarak bağlayıcı
muteber olan ve tarafları bağlayan anlaşma
bütün tarafları bağlayıcı
bağlayıcı devir ve temlik
sigortacı namına riziko kabul etmesi için sigortacının acentesine verdiği yetki
bağlayıcı hüküm (bir reasürans tretesinde tarafları ve bunların sorumluluklarının kapsamını belirleyen kloz
bağlayıcı karar
Noun, Law
bağlanım erkesi: bir dizgeyi oluşturan parçacıklardan birini dizgeden kurtarmak ya da dizgeyi kurucu
parçacıklarına ayırmak için gerekli erke.
cilt payı boşluğu
Information Technology
bütün tarafları bağlayıcı
Anayasanın bağlayıcılığı
Noun, Law
(sigorta kanunu) geçici teminat
bir kontratın bağlayıcı şartları
Noun
bağlayıcı yetkiye sahip olmak
Verb
bağlayıcı gücü olmamak
Verb
bütün tarafları bağlayıcı hakem kararı
bir sözleşme kâğıdını geçerli
bağlayıcı ve kanuni sözleşme durumuna getirmek
Verb
bağlayıcı bir sözleşme akdetmek
Verb
bağlayıcı gücü olmak
Verb
bağlayıcı devir ve temlikte bulunmak
Verb
bu tüzük üye devletlerde bütünüyle bağlayıcıdır ve doğrudan uygulanır.
bu Tüzük Üye Devletlerde bütünüyle bağlayıcıdır ve doğrudan uygulanır