umutsuzluğa kapılmak
Verb
umutsuzluk içinde girişimden vazgeçmek
Verb
birini umutsuzluğa sevk etmek
Verb
çaresizliğe kapılmak
Verb
umutsuzluğa kapılmak
Verb
umudunu tamamıyla yitirmiş
birini çaresizliğe düşürmek
Verb
umutsuzluk çığlıkları
Noun
üzüntü/keder sebebi/kaynağı, cesaret/ümit kıran şey.
She was the despair of her parents.