dress

  1. Noun, Textile Industry giysi
  2. Verb, Textile Industry giyinmek
  3. Noun, Textile Industry elbise
  4. Noun, Textile Industry kıyafet
  5. entari, fistan, kadın elbisesi, ruba, üstbaş.
    morning dress: sabahlık, gündelik elbise.
    full
    dress: frak.
    dress goods: (kadın) elbiselik kumaş.
  6. giyim, kılık kıyafet, giysi.
    casual dress: gündelik giyim, ev kıyafeti.
  7. itinalı/resmî kıyafet, tuvalet.
    evening dress: gece/balo elbisesi.
    court/full dress: merasim elbisesi.
  8. (kuş) tüy, (ağaç vb.) yaprak, örtü.
    The trees were in their summer dress.
  9. elbiselik, entarilik, elbise yapmaya mahsus.
    dress material: elbiselik kumaş.
  10. resmî giyimi gerektiren.
    a dress occasion/affair: resmî davet/toplantı/ziyafet vb.
  11. belirli/önemli günlerde giyilen, bayramlık, merasim+.
    a dress suit: merasim elbisesi, bayramlık elbise.
  12. Verb giy(in)mek, giydirmek.
    to dress for dinner: akşam tuvaleti/frak/smokin giymek.
    Do we dress?
    Smokin mecburî mi?
    She really knows how to dress: Güzel giyinmesini gerçekten biliyor.
  13. Verb elbise yapmak/dikmek/satmak.
  14. Verb süsle(n)mek, donatmak, donanmak.
    The store windows were dressed for Christmas.
  15. Verb oltaya yem takmak.
  16. Verb (eti/balığı/tavuğu) temizlemek, pişmeye hazırlamak.
    The butcher dressed the chickens by pulling out
    the feathers, cutting off the head and feet, and taking out the inside.
  17. Verb (deri vb.) işlemek, sepilemek.
    to dress leather.
  18. Verb (saçı) taramak/kıvırmak/şekil vermek.
    She just had her hair dressed: Saçını yeni yaptırdı.
  19. Verb (toprağı) ekip biçmek, gübrelemek.
  20. Verb (yarayı pansıman yapıp) sarmak, tedavi etmek.
    The nurse dressed the wound every day.
  21. Verb (asker) hizaya sokmak/gelmek, sırala(n)mak.
    to dress the ranks: hizaya gelmek.
    The captain
    ordered the soldiers to dress their ranks.
    Right dress! Sağdan hizaya gel!
  22. Verb, Theatre sahneyi düzenlemek.
  23. Verb, Printing sayfayı düzenlemek.
  24. Verb yontmak, düzeltmek.
  25. Verb (salataya) zeytinyağı/ sirke vb. koymak.
giyim kuşamına titizlik göstermek Verb
giysisi içinde tuhaf durmak Verb
giyiminde çok titiz olmak Verb
en iyi (bayramlık) elbisesini giymek.
üniversite ve kolej öğrenci ve öğretim üyelerinin giyeceği uzun cüppe ve püsküllü kep
giyecek eşyası Noun
elbise parçası Noun
giyim eşyası Noun
balo giysisi
savaş giysisi
tuvalet giymek Verb
bir yayımda düzenli olarak kullanılan tüm basım harfleri Noun
sivil giysi
sivil kıyafet
sivil giysi
gece elbisesi Noun, Clothing-Fashion
doğru kıyafet
(resmî) saray elbisesi. Noun
giysi modeli çizmek Verb
giysi modeli
resmi yemek daveti giysisi
dalgıç elbisesi.
smokin
gece elbisesi Noun, Textile Industry
günlük giysi
karnaval elbisesi/kıyafeti.
fancy dress ball: maskeli balo, kıyafet balosu. Noun
iş giysisi
resmi elbise
resmî elbise, frak, (kadınlar için) uzun etekli tuvalet. Noun
gala giysisi
balayına çıkan gelinin giydiği giysi
nefis giyim zevki olmak Verb
nefis giyim zevki olmak Verb
saç modası Noun
ev elbisesi
ev giysisi
uygunsuz giysi
resmi mi kıyafetli
tuvalet giymiş
resmi elbiseli
resmi olmayan giysi
entari
cafcaflı giysi
bir elbisede değişiklik yapmak Verb
askeri kıyafet
modaya uygun elbise
(erkeklerin merasimde gündüz giydiği) resmî elbise.
milli giysi
zarif elbise
gecelik
eski giysi
suare giysisi
resmi elbise
askılı kolsuz entari
uygun giysi
resmi üniforma
çuval (gibi dümdüz) elbise. Noun
(askerlik) iş giysisi
shirtwaist ile ayni anlama gelir. üst kısmı bluz gibi yakası açık kadın entarisi.
yolun yüzünü yeniden kaplamak Verb
toprak üstüne gübre serpmek Verb
ticaret giysisi (bir şirketle ilişkili olan renk ya da renkler Noun
ticari takdim şekli Competition Law
seyahat giysisi
yolculuk giysisi
kıyafetsizlik
sokak yürüyüş giysisi
giysiye yakışacak bir şapka istemek Verb
gelinlik elbise
gelinlik Noun, Textile Industry
sepilemek Verb
pansuman yapmak Verb
derleyip toplamak Verb
odayı temizlemek Verb
salataya sos koymak Verb
bir gemiyi bayraklarla donatmak Verb
vitrin yapmak Verb
bir vitrini süslemek Verb
vitrin düzenlemek Verb
bir vitrini süslemek Verb
gala gecesi
aynı giyinmek Verb
giysi ödeneği
giyim kuşam
durumun gerektirdiğine göre giyinmek Verb
kötü giyinmek Verb
(tiyatro) sahne yanı locası
birinci asma kat, hususî koltuklar, birinci balkon. Noun
frak.
dress-coated: fraklı. Noun
desinatör
modelci
(a) şiddetle azarlamak, paylamak, çıkışmak, haşlamak, (b) dövmek, pataklamak, dayak atmak. (c) gündelik
elbisesini giymek, basit giyinmek, süslenip püslenmemek.
elbise provası Noun, Clothing-Fashion
giysi provası Noun, Clothing-Fashion
akşam yemeği için resmi giyinmek Verb
manken, terzi mankeni. Noun
kadın kumaşı
siyahlar giyinmek Verb
en son modaya göre giyinmek Verb
hafif giyinmek Verb
kadın terzisi
terzi
giyinmek Verb
çok süslü giyinmek.
(terzilik) patron
geçit töreni, resmigeçit. Noun
genel çalışma, kostümlü prova. Noun
birinin yarasını pansuman etmek Verb
subra, koltukluk.
shield ile ayni anlama gelir. Noun
gemiyi bayraklarla donatmak.
gemileri bayraklarla donatmak Verb
frak gömleği. sport shirt Noun
konfeksiyon dükkânı
giysi bedeni
birini azarlamak Verb
birini haşlamak Verb
fırça çekmek Verb
azarlamak Verb
birine kızmak Verb
birine birşeyi giydirmek Verb
frak, jaketatay. Noun
resmî elbise ile takılan kılıç.
evi süslemek Verb
vitrin düzenlemek Verb
giydirmek Verb
merasim üniforması, büyük üniforma. Noun
(a) giyinip kuşanmak, en iyi elbisesini giymek, süslenmek.
dress (up) to kill
k.d. (bilhassa
mukabil cinse hoş görünmek için) süslenip püslenmek, çok şık giyinmek. (b) süslemek, düzeltmek, tanzim etmek, (c) (asker) hizaya sokmak, düz sıra halinde dizmek.
güzel giyiniyorum sanıp herkese gülünç olmak.
(US) yıl sonu bilançosunu süsleyip püslemek Verb
sıkı giyinmek Verb
kalın giyinmek Verb
iyi giyinmek Verb
sıcak tutacak birşeyler giymek Verb
sıkı giyinmek Verb
sıcak tutacak birşeyler giymek Verb
kalın giyinmek Verb
iyi giyinmek Verb
iyi giyinmek Verb, Clothing-Fashion
taste zevkli giyinmek Verb
haşıllamak Verb
elbise mecburidir
kıyafet balosu Noun
maskeli balo
(parlamento) gensoru
kostümlü prova
bu giysi seni yaşlı göstermek iyor
elbise niz üstünüze tam oturdu