extravagance

  1. Noun tutumsuzluk, israf, müsriflik, boşuna harcama, har vurup harman savurma.
    You should spend your money
    carefully and avoid extravagance.
  2. Noun aşırılık, ifrat, itidalsizlik.
    Dancing all night was an extravagance his health could not afford.
  3. Noun taşkınlık, delilik, saçmalık, mantıksızlık.
  4. Noun fuzuli/tutumsuzca alınan mal, müfrit/aşırı düşünce/fikir/hareket vb.