Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
inhibit
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Verb
önlemek, baskılamak, durdurmak, engel/mani olmak, (hislerini vb.) tutmak, ketlemek, kendini çekmek/alıkoymak,
bırakmamak.
The medicine inhibited the spread of the disease.
Verb
yasaklamak, menetmek, yasak etmek.
Verb
ürkütmek, çekimser kılmak, çekingen/ürkek hale getirmek.
He was greatly inhibited by his lack of education.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
inhibiting mechanism
engelleyici mekanizma
Noun
inhibit competition
rekabeti engellemek
Verb
inhibit signal
önleyici işaret
inhibit signal
önleme işareti
inhibit someone from doing sth
birine bir şey yapmasını yasaklamak
Verb
inhibit someone from doing sth
birinin bir şey yapmasını önlemek
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.