succession

  1. Noun, Civil Law miras
  2. Noun, International Law halefiyet
  3. Noun ardıllık, tevali, silsile, sıra, ardarda gelme.
    in succession: birbiri ardınca, sıra ile, zicirleme,
    üstüste.
    in rapid succession: sık sık, aralıksız, fasıla vermeden.
    for five years in succession: üstüste beş yıl.
  4. Noun birbirini izleyen kimseler/şeyler.
    after a succession of defeats: birbirini izleyen yenilgilerden sonra.
  5. Noun vekâlet, yerine geçme.
  6. Noun miras, veraset.
    succession duty: veraset ve intikal vergisi.
  7. Noun tahta geçme hakkı/sırası.
  8. Noun döl, zürriyet, varis.
miras yoluyla düşmek Verb
havariler sülâlesi.
bir mirasa konmak Verb
bir mirasa konma
veraset ilamı Noun, Civil Law
birinin mirasta hakkı olduğunu reddetmek Verb
civar hısmı olarak tevarüs
birinin mirasa ehil olmadığını savunmak Verb
verasetle geçen ikametgâh
vasiyetle geçen ikametgâh
devletin kanuni mirasçısı veya hak sahibi bulunmayan mallar üzerindeki mirasçılığı
yönetici halefiyeti
kanuni mirasçılık
(US) usulden tevarüs etme
birinin ölümü üzerine onun terekesine vâris olma
kalıtsal intikal
birbiri ardına Adverb
kısa aralıklarla Adverb
müteselsilen
sıvırya
kanuni miras
mirasın devlete kalması
miras kanunu
kanuni mirasçı
kanuni intikal
kanuni veraset
veraset sırası
tevarüs sırası
babadan oğula geçen miras
kanuni mirasçılık
kanuni veraset silsilesi
miras sırası
kısmi miras
mirasın taksimi
kanunen sona erdirilmedikçe bir şirketin hükmi şahsiyetinin devam etmesi durumu
kanunen tasfiye edilene kadar bir şirketin varlığını sürdürmesi
daimi ardıllık
bir mirastan feragat
miras payından vazgeçmek Verb
miras hakkından vazgeçme
miras hakkından vazgeçme
(US) mirastan feragat
art mirasçılık
veraset sırasını tespit etmek Verb
veraset silsilesini kararlaştırmak Verb
veraset silsilesini tespit etmek Verb
cüz'î halefiyet Noun, Law
tek mirasçı olma durumu
devlet halefiyeti Noun, International Law
vasiyetnameye giren mirasçılar
vasiyetle bırakılan miras
küllî halefiyet Noun, Law
sahipsiz miras
sahipsiz tereke
(US) irsi intikal
veraset ilamı Noun, Civil Law
veraset ve intikal vergisi
veraset vergisi
hakta halefiyet
ekin değiştirme usulü
birbirini izleyen yenilgiler Noun
evler dizisi
devletlerin halefiyeti
irsi intikal
(US) terekenin açık artırmayla satılması
veraset ve intikal vergisi
veraset vergisi Noun, Civil Law
bir mülkü tevarüs etme
bir mevkie geçme
tahta geçiş
olayların sürekli birbiri ardına gelmesi
spesifik tarifeli vergi (her adet mal ya da ağırlık birimi üzerinden sabit olarak alınan vergi ; damga
vergisi ; (Br) gayri menkuller için veraset ve
Ölen Kişilerin Malvarlıklarının Mirasçılarına İntikaline Uygulanacak Hukuka Dair Sözleşme Noun, International Law