Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
bloat
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Ingilizce-Türkçe Çeviri
şiş(ir)mek, genişle(t)mek, kabar(t)mak.
Their bellies were bloated from overeating.
kibirlenmek, gururlanmak, kurumlanmak, çalım satmak.
The promotion has bloated his ego to an alarming
degree: Terfi onu müthiş kibirli yaptı.
(balığı) tuzlamak, tütsülemek.
hoven
ile ayni anlama gelir. şişme, şişkinlik: sığır, at ve koyunların yeşil ot ve sebzeleri fazla
yemeleri sonucunda hasıl olan gazlardan bağırsaklarının şişmesi.
şişmiş, şişkin şey/hayvan.
ayyaş, zilzurna sarhoş, küfelik.
(bkz:
bloater
) (1,2).
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.