blue-ribbon

  1. Sıfat olağanüstü, fevkalâde, en üstün, en âlâ, birinci.
    The party was a blue-ribbon occasion: Ziyafet,
    fevkalâde bir eğlenceye vesile oldu.
olağanüstü jüri: çok önemli bir dava için en yüksek tabakadan seçilmiş jüri heyeti.
en büyük nişan.
He was awarded a blue ribbon for his contribution to medicine. İsim
İngiliz Garter şövalyelerinin ayırıcı simge olarak daktıkları mavi şerit. İsim

Blue Ribband ile ayni anlama gelir. Atlantikte sürat rekoru kıran gemiye verilen ödül. İsim
(içki düşmanı bazı kurumların simge olarak daşıdıkları) mavi kurdele. İsim
blue ribbon.