Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. evidence
  2. İsim argument
  3. İsim demonstration
  4. İsim inducement
  5. proof
  6. proving
  7. attestation
  8. taking of evidence
  9. line of argument
Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

ispat külfetinin tersine çevrilmesi
reverse burden of proof İsim, Hukuk
dolaylı ispat
inferential evidence
kati surette ispat
proof beyond resonable doubt
tanık ifadesiyle ispat
proof by the evidence of witness
ispat değeri
probative value
ispat eden
demonstrative
ispat edici karine
conclusive presumption
ispat edilebilir
traceable
ispat edilebilir
provable
ispat edilebilir
demonstrable
ispat edilebilir iddia
provable claim
ispat edilebilirlik
conclusiveness
ispat edilebilirlik
provability
ispat edilebilirlik
demonstrability
ispat edilmemiş
not proven
ispat edilmiş iddia
proved claim
ispat etme
verification
ispat etme
proving
ispat etmek
to demonstrate Fiil
ispat etmek
to declare Fiil
ispat etmek
to justify Fiil
ispat etmek
to bring home Fiil
ispat etmek
to prove Fiil
ispat etmek
to manifest Fiil
ispat etmek
to evidence Fiil
ispat hakkı
right to prove
ispat hukuku
law of evidence İsim, Hukuk
ispat istemi
request for proof İsim, Hukuk
ispat kabiliyeti olan delil
best evidence
ispat kolaylığı sağlamak
apply a lower burden of proof standard İsim, Hukuk
ispat kolaylığı sağlamak
allow a less onerous burden of proof İsim, Hukuk
ispat kolaylığı sağlamak
apply more relaxed rules of evidence İsim, Hukuk
ispat kudreti
probative force
ispat kudreti
effect of evidence
ispat kudreti
demonstrative force
ispat kudreti
conclusive force
ispat kudreti
probatory force
ispat kuvveti olan
probative
ispat külfeti
onus probandi
ispat külfeti
onus of proof
ispat külfeti
burden of proof İsim, Hukuk
ispat külfetini terse çevirmek
to shift the burden of proof Fiil
ispat külfetini üstlenmek
to shoulder the burden of proof Fiil, Hukuk
ispat külfetini yerine getirmek
to discharge the onus of proof Fiil, Hukuk
ispat külfetinin yer değiştirmesi
shifting of burden of proof İsim
ispat mükellefiyeti
onus of proof
ispat mükellefiyeti
onus of proving
ispat mükellefiyeti
onus probandi
ispat olunabilir
capable of proof
ispat rejimi
burden-of-proof regime İsim, Hukuk
ispat vasıtaları
means of evidence İsim
ispat vasıtası
means of evidence İsim
ispat yükü
onus probandi
ispat yükü
burden of proof İsim, Hukuk
ispat yükümlülüğü
burden of proof İsim, Hukuk
ispat yükümlülüğünü aktarmak
to shift the burden of proof Fiil
ispat yükümlülüğünü davacıya yüklemek
to cast the burden of proof upon the plaintiff Fiil
ispat yükünü karşı tarafa yüklemek
to reverse the onus of proof Fiil
ispat yükünü serd ve dermeyan etmek
to sustain the burden of proof Fiil
ispat yükünü üstlenmek
to shoulder the burden of proof Fiil, Hukuk
ispat yükünün karşı tarafa geçmesi
reversal of the burden of proof
(kidnapping , US) rüştünü ispat etmemiş birini kaçırmak
to abduct a minor Fiil
aksi ispat edilmedikçe iddiayı ispata yeterli ve geçerli olan delil ispat yükünü kaldırır
prima-facie evidence shifts the burden of proof
aksini ispat etmek
to disprove Fiil
bir iddianın ispat gücü
conclusiveness of an argument
bir kanıtın karşı bir kanıta oranla ispat gücünün üstünlüğü
preponderance of evidence
bir şeyin gerçekliğini ispat etmek
to establish the truth of sth Fiil
bir teorinin doğru olduğunu ispat etmek
to prove a theory Fiil
birinci derecede ispat kabiliyetini haiz delil
best evidence
birine birşeyi ispat etmek
to demonstrate something to someone Fiil
birinin kimliğini ispat etmek
to prove one's identity Fiil
birinin suçsuzluğunu ispat etmek
to establish someone .'s innocence Fiil
birinin suçunu ispat etmek
to establish someone .'s guilt Fiil
birşeyi birine ispat etmek
to prove something to someone Fiil
birşeyi ispat etmek
to prove a point Fiil
birşeyin doğruluğunu ispat etmek
to make something stick Fiil
delilin ispat kuvveti
weight of evidence
deneyle ispat olunmuştur
proved by experiment
doğruluğunu ispat etme
authentication İsim
dolayısıyla ispat kudretini haiz delil
circumstantial evidence
dolayısıyla ispat kuvvetini haiz delil
circumstantial evidence
dolaylı olarak ispat kuvvetini haiz delil
circumstantial evidence
hak talebinde haklı olduğunu ispat etmek
to clear a title Fiil
hakikatini ispat etmek
to authenticate Fiil
haklı olduğunu ispat etmek
to deraign Fiil
haklı ve suçsuz olduğunu iddia ve ispat etmek
to vindicate Fiil
iflas alacağını ispat etmek
to prove a debt Fiil
itiraz edilen bir vasiyetnamenin geçerliğini ispat etmek
to establish a disputed will Fiil
itiraz edilen vasiyetnamenin geçerliliğini ispat etmek
to establish a will Fiil
kimliğini ispat et
show me some proof of identity
kimliğini ispat etmek
to identify oneself Fiil
kimliğini ispat şartıyla birine bir meblağ vermek
to pay someone a sum upon submission proof of identity Fiil
kimlik ispat etmek
to identify oneself Fiil
liyakatını ispat etmek
to win one's spurs Fiil
mülkiyet hakkını ispat etmek
to show one's right Fiil
resmi suretini göstererek ispat etmek
to exemplify Fiil
rüştünü ispat etmek
to attain to man's estate Fiil
rüştünü ispat etmemiş a b
infant partner
rüştünü ispat etmemiş ortak
infant partner
suçsuzluğu ispat eden delil
exonerating evidence
suçun işlendiği zaman o yerde bulunmadığını ispat etmek
to produce an alibi Fiil
tahliye davasında ispat külfeti
responsibility of eviction
tersini ispat etmek
to prove the contrary Fiil
teslimi ispat etmek
to prove delivery Fiil
vasiyetnameyi ispat etmek
to revoke a will Fiil
verginin ödendiğini ispat eden kayıtlar
tax roll
verginin ödendiğini ispat eden kayıtlar
(US) tax roll
İspat külfeti davacınındır.
The onus of proof is on the plaintiff. Hukuk
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Tanık ve delil göstererek bir şeyin ... reddedilemeyecek şekilde ortaya koyma
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.