1. (gemi dalga ile beraber) yükselme(k), yükseliş.
    pitch and scend = send: geminin öne arkaya sallanması.
  2. Fiil göndermek, yollamak, sevketmek.
    to send a letter/a present. I'll send you some money.He sent his army into battle.
  3. Fiil fırlatmak, atmak, indirmek, aşketmek.
    to send a ball: top atmak.
    to send a punch to the jaw:
    çeneye yumruk indirmek/aşketmek.
  4. Fiil
    sendforth/off/out/through: yaymak, neşretmek.
    The flowers sent forth a sweet odor.
  5. Fiil, Elektrik-Elektronik (işaret, haber vb.) göndermek, nakletmek.
    to send a radio message.
  6. Fiil saglamak, bahşetmek, ihsan etmek.
    God send us peace: Allah bize barış ihsan etsin.
    God/Heaven
    send that … : İnşallah, Allah vere de …
    Heaven send that we'll arrive safely! İnşallah sağ salim varırız.
    (God) send him victorious: Allah onu muzaffer eylesin.
  7. Fiil sürüklemek, götürmek, sebep olmak.
    The decision sent him to bankruptcy: Karar onu iflâsa sürükledi.

    The telegram sent the household into a dither: Telgraf evdekileri şaşkına çevirdi.
    The blow sent him sprawling: Darbeyi yiyince yere yuvarlandı.
    It sent a shiver down my spine: Bütün vücudumu ürpertti.
  8. Fiil sevincinden coşturmak/ çılgına döndürmek.
    Man, his playing really sends me!
  9. Fiil, Denizcilik dalga kuvvetiyle hareket etmek/yükselip alçalmak/sürüklenmek.
kovmak, yol vermek.
geldiğini bildirmek Fiil
faturayı göndermek Fiil
masraf pusulalarını takdim etmek Fiil
kartvizitini göndermek Fiil
birine geldiğini haber verdirmek Fiil
istifasını vermek Fiil
(Br) valizini önceden göndermek Fiil
en iyi dileklerini göndermek Fiil
çocuklarını okula göndermek Fiil
selam söylemek Fiil
bagajını önceden göndermek Fiil
bagajıni önceden göndermek Fiil
birine selam göndermek Fiil
valizini önceden göndermek Fiil
çekmek Fiil
tam vaktinde Allah'tan gelen yardım
beklenilmedik zamanda vaki olan iyi bir şey
malları konsinye göndermek Fiil
telgraf göndermek Fiil
telgraf çekmek Fiil
telgraf göndermek Fiil
bir mektup göndermek Fiil
mektup bu bu göndermek Fiil
haber göndermek Fiil
haber göndermek Fiil
(US) ödemeli paket göndermek Fiil
bir paketi acele posta servisi ile göndermek Fiil
bir vekâletname göndermek Fiil
vekâletname göndermek Fiil
telgraf yollamak Fiil
teleks göndermek Fiil
telgraf göndermek Fiil
parti üyelerini toplamak Fiil
telsiz mesajı göndermek Fiil
yazılı özür göndermek Fiil
yazılı özür zrü göndermek Fiil
yurtdışına göndermek Fiil
bir şeyi adresine göndermek Fiil
bir şeyi yeni adresine göndermek Fiil
bir memuru kovmak Fiil
kovmak, başka yere göndermek, uzaklaştırmak.
(a) kovmak, uzaklaştırmak, (b) başka yere göndermek.
He sent his son away/off to school in Germany.
mektupla ısmarlamak.
birşey için istekte bulunmak Fiil
birşey için talepte bulunmak Fiil
birşeyin gönderilmesi için başvuruda bulunmak Fiil
geri göndermek, iade etmek.
karayoluyla göndermek Fiil
posta ile göndermek Fiil
(Br) posta ile göndermek Fiil
trenle göndermek Fiil
rica üzerine göndermek Fiil
talep üzerine göndermek Fiil
deniz yoluyla göndermek Fiil
su yoluyla göndermek Fiil
ödemeli göndermek Fiil
(üniversiteden) kovmak.
He was sent down last year.
(a)
Brit. üniversiteden tard/ihraç etmek, (b) indirmek, düşürmek.
Bad news sent market prices
down. (c) haber vb. göndermek.
I'll send down to the kitchen to get some more coffee. (d)
Brit.- k.d. hapsetmek.
sent down for ten years for robbing a bank.
fiyat kırmak Fiil
birini hapse tıkmak Fiil
birini içeri tıkmak Fiil
birini hapse atmak Fiil
birini kodese atmak Fiil
birini kodese tıkmak Fiil
birşeyin değer kaybetmesine neden olmak Fiil
birşeyin değerini düşürmek Fiil
kaçırtmak.
send things flying: ortalığı darmadağın etmek, tozu dumana katmak.
aratmak, çağırtmak, biriyle ısmarlamak.
send for someone.: birisini getirtmek/istetmek/çağırmak.

send someone for something: birisini bir şey için göndermek.
doktor çağırtmak Fiil
sipariş almak Fiil
çağırtmak Fiil
birini çağırtmak Fiil
birini çağırtmak Fiil
birini istetmek Fiil
birinin huzuruna gelmesini istemek Fiil
birini yanına çağırmak Fiil
birşeyi istemek Fiil
birşeyi aldırtmak Fiil
birşeyin gönderilmesini istemek Fiil
birşeyin getirilmesini istemek Fiil
(a) üretmek, vermek, (b) ihraç etmek, dışarıya yollamak, (c) yaymak, neşretmek, çıkarmak, salmak.
malları demiryolu ile göndermek Fiil
malları demiryoluyla göndermek Fiil
her ay mal göndermek Fiil
her ay mal göndermek Fiil
sunmak, arzetmek, takdim etmek, içeri göndermek.
send in a bill: fatura/hesap göndermek.
send
in one's name: adını içeriye haber vermek.
send in one's resignation: istifasını vermek.
başvuruda bulunmak Fiil
dilekçe sunmak Fiil
birini göndermek Fiil
birini görevlendirmek Fiil
günah çıkartmak Fiil
para göndermek Fiil
haber göndermek Fiil
haber salmak Fiil
(a) yollamak, uğurlamak, yolcu etmek, (b) yol vermek, kovmak.
send off a letter: mektubu postalamak.
telgraf göndermek Fiil
posta ile göndermek Fiil
birşey için talepte bulunmak Fiil
birşey için istekte bulunmak Fiil
birşeyin gönderilmesi için başvuruda bulunmak Fiil
birini uzaklaştırmak Fiil
birini evden göndermek Fiil
birini uzağa göndermek Fiil
birşeyi postalamak Fiil
birşeyi postayla göndermek Fiil
(a) gelen bir şeyi başka bir yere göndermek, (b) bir emri başkasına tebliğ etmek, (c) eşyasını önceden göndermek.
örnek olarak göndermek Fiil
ödemeli gönderme
birşeyi iletmek Fiil
birşeyi yeni adresine göndermek Fiil
birşeyi yeni adresine postalamak Fiil
(a) yaymak, dağıtmak, neşretmek, (b) dışarıya/her tarafa göndermek, yollamak, (c) atmak, çıkarmak, (d) fışkırtmak, fırlatmak.
broşür göndermek Fiil
SOS sinyali göndermek Fiil
imdat işareti vermek Fiil
imdat sinyali göndermek Fiil
birini göndermek Fiil
birini yollamak Fiil
birşeyi göndermek Fiil
birşeyi dağıtmak Fiil
birşeyi yollamak Fiil
kovmak, sepetlemek, pılısını pırtısını eline verip göndermek.
fiyatları indirmek Fiil
fiyatları yükseltmek Fiil
örnek göndermek Fiil
birini düelloya davet etmek Fiil
birine bir iki satır bir şey göndermek Fiil
birine para göndermek Fiil
birine telgraf göndermek Fiil
birini büyükelçi göndermek Fiil
birini uzaklaştırmak Fiil
birini evden göndermek Fiil
birini uzağa göndermek Fiil
kovmak Fiil
(Br) okuldan kovmak Fiil
birini eve göndermek Fiil
birini eve yollamak Fiil
birini sürgüne göndermek Fiil
birini yolculuğa göndermek Fiil
(bir kimseye) acele yol vermek, sepetlemek, pılıyı pırtıyı toplatıp defetmek.
birine birşey göndermek Fiil
birini yere sermek/yuvarlamak.
birini birşey yapması için göndermek Fiil
birini öldürmek Fiil
birini sınırdışı yapmak Fiil
birini hastaneye götürmek Fiil
birini hastaneye göndermek Fiil
bir başkasını karşılamaya göndermek Fiil
birini hapse göndermek Fiil
birini birşeye göndermek Fiil
birini bir yere göndermek Fiil
birine canın cehenneme demek Fiil
kargo ile göndermek Fiil
birşeyin fırlamasına neden olmak Fiil
birşeyi fırlatmak Fiil
(US) hisse senedi fiyatlarını fırlatmak Fiil
yüz çevirmek, ilgiyi kesmek, yüzüne bile bakmamak, selamı sabahı kesmek.
öldürmek.
birine davetiye göndermek Fiil
baskıya vermek Fiil
basıma göndermek Fiil
okula göndermek Fiil
uyutmak.
(a) yukarı göndermek, dışarı bırakmak, (Parlamentoda) havale etmek.
To send up a bill to the upper
house: Kanun tasarısını Senatoya havale etmek. (b)
argo hapis cezası vermek, hapsettirmek. (c)
Brit. alaya almak, eğlenmek.
fiyat artırmak Fiil
fiyat artırmak Fiil
birini tiye almak Fiil
biriyle alay etmek Fiil
birini taklit etmek Fiil
biriyle dalga geçmek Fiil
birşeyin değerinin yükselmesine neden olmak Fiil
birşeyin fiyatının yükselmesine neden olmak Fiil
birşeyin değerini yükseltmek Fiil
birşeyin fiyatını yükseltmek Fiil
biriyle göndermek Fiil
katmak Fiil
biriyle göndermek Fiil
haber yollamak.
birine haber göndermek Fiil
iyi dileklerini iletmek Fiil
iyi dileklerini yollamak Fiil
sevgilerini yollamak Fiil
selam göndermek Fiil
selam söylemek Fiil
sevgilerini iletmek Fiil
saygılarını iletmek Fiil
saygılarını sunmak Fiil
selam söylemek Fiil
selam göndermek Fiil
hisse senedi fiyatlarını fırlatmak Fiil