1. İsim cadde
  2. İsim Cad.
  3. İsim Cd.
  4. sokak, cadde.
    high/main street: anacadde.
    the man in the street: aleade insan, halk.
    You
    are streets better than him: Ondan kat kat üstünsünüz.
    He is cleverer than you by long streets: O senden çok daha zekidir.
    not in the same street with …
    k.d. … ile aynı seviyede değil/boy ölçüşemez.
    turn someone into the street: birini sokağa atmak/açıkta bırakmak.
  5. yol.
  6. mahalle halkı.
  7. zemin, caddeye bitişik, cadde/sokak düzeyinde bulunan.
    a street floor: zemin kat.
  8. sokak+, sokağa mahsus, sokakta giyilen.
    a street dress: sokak elbisesi.
park yasağı olan sokak
belediye yolu
asfalt cadde
arka sokak, kent merkezinden uzak sokak. İsim
miktarı ve fiyatı gizlenmiş bu bilgiler arasında bulunabilir
hisse senetlerinin satış sabebi
(US) brokerler ve kurumsal yatırımcılar tarafından yapılmış olan hisse senedi satışlarıyla ilgili bilgilerin
bayilerden ve uzmanlardan saklanması
bir yolu kapamak Fiil
sokakları trafiğe kapamak Fiil
bir sokağı trafiğe kapamak Fiil
para sıkıntısında olmak Fiil
hali vakti yerinde olmak Fiil
ticarethanelerin bulunduğu cadde
kalabalık cadde
caddeyi açmak Fiil
iş yerlerinin bulunduğu cadde
ticarethanelerin yoğun olarak bulunduğu cadde
işyerlerinin bulunduğu cadde
trafiği tıkalı yol
caddenin karşı tarafına geçmek Fiil
yan sokak, dik sokak, bir sokağı kesen ikinci sokak. İsim
sokağın karşısına geçmek Fiil
sokakta karşıya geçmek Fiil
çıkmaz sokak
çıkmaz sokak
ana yolda araba sürmek Fiil
zenginlik, bolluk, refah.
be on easy street: varlıklı/zengin/müreffeh olmak, hali vakti yerinde
olmak.
If the book sells, next year we'll be on easy street .
Easy Street şeklinde de yazılır.
İsim
bir caddenin sonundaki ev
bir cadde boyunca gitmek Fiil
ana cadde
ana cadde. İsim
zor durumda
ana caddede
bir caddenin sol tarafı
bir caddenin sol tarafı
devamlı yolculuk etmek Fiil
işlek cadde üzerinde oturmak Fiil
cadde üzerinde oturmak Fiil
ana caddede oturmak Fiil
Lombard caddesi (birçok finansal kuruluş bu caddede bulunduğu için bu sözcük Londra para piyasası anlamına gelir)
finansçılar
ana cadde
anacadde
(US) ana yol
anayol
ana yol
caddeye ad koymak Fiil
dar cadde
gürültülü cadde
daha kötü kalitede
(trafik) park yasağı olan sokak
caddeyi tıkamak Fiil
yan sokak
ana caddede
yalnız bir yanında evler bulunan sokak
tek yönlü yol
tek istikametli yol
tek yollu trafik
yalnız bir yanında evler bulunan sokak
dönüşü olmayan yol
trafiği tek yönlü cadde
trafiğe tek yönlü cadde
yeni bir yol açılması
yalnız yayalara ayrılmış cadde
yayalara ayrılmış cadde
sokaktan öğrenmek Fiil
ağzından kaçırmak Fiil
birini hali vakti yerinde yapmak Fiil
işçileri sokağa atmak Fiil
sessiz sokak
caddeye cephesi olmak Fiil
meskûn cadde
park yasağı olan cadde
eğri büğrü
inişli yokuşlu cadde
(hisse senedi) serbest piyasada satmak Fiil
dükkânların bulunduğu cadde
kısa cadde
bir sokağı trafiğe kapamak Fiil
yan sokak.
bir yoldan aşağı hızla gitmek Fiil
yokuş aşağı hızla inmek Fiil
sokaklarda dolaşmak Fiil
kaldırım taşı döşeli cadde
sokaklarda gösteri yapmak Fiil
arka sokağa sapmak Fiil
gidiş gelişi olan cadde
iki yönlü yol
park yapılabilir cadde
caddenin yukarısına doğru
caddenin karşısına geçmek Fiil
iyi planlanmış cadde
yol kazası
kimsesiz çocuk
kimsesiz/serseri sokak çocuğu.
sokak sanatı İsim, Sanat
sokak muharebesi İsim
sokak çocuğu
(Br) sokak çocuğu
sokak kavgası İsim
(US) serbest çalışan borsa simsarı
tramvay
(US) formalitesiz devredilen hisse senedi sertifikası İsim
çöpçü, temizlik amelesi.
tanzifat
çöpçülük
köşebaşı.
dörtyol
sokakta karşıya geçme
yoldan geçerken uğrayan müşteri
sokak gösterisi
bir sokakta oturanların adlarını ve şehir planını içeren rehber
şehir rehberi.
sokak kapısı.
sokak kavgası, arbede.
sokak dövüşçüsü (sert ve dövüşken kişi
sokak kavgası İsim
sokak kızı
seyyar satıcı
sokak aydınlatması
yolların düzeltilmesi
ayak satıcılığı
çerçilik
trafik adası İsim
(trafik) trafik sıkışıklığı
sokak lambası İsim
sokak lambası İsim
zemin, sokak seviyesi.
sokak aydınlatması
(US) borsa simsarına verilen kısa vadeli borç
(US) kısa vadeli broker borcu
ana boru
sokakları gösteren harita
(Br) resmi borsa dışı piyasa
semt pazarı
(Br) borsa kapandıktan sonra değerli kâğıt alım satımı yapılan resmi olmayan piyasa
sokak haydutluğu
sokak çalgıcısı.
kapı numarası
(Br) çöpçü
laterna
(US) kısa vadeli
simsardan alınmış borç senedi
(US) simsarca sattırılan kısa vadeli bono
caddeye park etme
meskûn mahalde sokak parkı
sokak devriyesi
sokak sistemi
seyyar satıcı
işportacı
(a) mahalle halkı, (b) sokak serserileri, hippiler.
şipşakçı (argo)
sokak planı
sokak uygulaması (kabul edilmiş mali uygulamaların dışında bir uygulama
(Br) resmi borsa dışı satışı yapılan hisse senedi fiyatları İsim
sokak gösterisi İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
tramvay
yol refüjü
(Br) sokak röfüjü
sokak refüjü
sokak tamiratı
sokak ayaklanması
sokak asfalt silindiri
(Br) borsa dışı serbest piyasa fiyatı
sokak satışı
sokak tabelası
sokak levhası İsim
pazarlarda şiirlerini resimlerle anlatan ve okuyan halk şairi
sulamaç, arozöz
sokakları süpüren kimse/makine.
çete/sokak tiyatrosu: toplumsal/siyasal konularda sokak ve parklarda verilen beklenmedik kısa temsiller.
sokak tiyatrosu, seyyar tiyatro.
seyyar satıcı
sokak ticareti
sokak trafiği
sokak piyasası değeri
işporta
isportacı
sokak satıcılığı
sokak şiddet hareketi
tehlikeli köşe başı
bir sokağı trafiğe kapatmak Fiil
(İngiliz) polis memuru.
(İngiliz) polis memuru.
ana caddenin uzağına park etme
ana caddenin arkasında yük indirme
ABD'nin önde gelen iş dünyası gazetesi