Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. to
  2. on
  3. upon
  4. above
  5. onto
  6. over
Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

Baş üstüne!
Sure thing! Ünlem
baş üstüne
with pleasure
üstüne alma
assumption İsim
üstüne almak
to take on Fiil
üstüne almak
to assume Fiil
üstüne atıcı
incriminatory
üstüne atmak
to saddle Fiil
üstüne basa basa
emphatically Zarf
üstüne basmak
to tread on Fiil
üstüne basmak
to strike over Fiil, Bilgi Teknolojileri
üstüne basmak
to overstrike Fiil, Bilgi Teknolojileri
üstüne basmak
to step on Fiil
üstüne başına dikkat etmemek
to be neglectful of one's appearance Fiil
üstüne binmek
to come top of Fiil
üstüne binmek
to come on top of Fiil
üstüne bir bardak su içmek
to whistle for it Fiil
üstüne bir şey ödemek
to pay something in addition Fiil
üstüne büyük risk almak
to chance a high risk Fiil
üstüne cam veya cam gibi bir tabaka geçirmek
to glaze Fiil
üstüne çamur veya su sıçratmak
to splash Fiil
üstüne çekmek
to draw down upon one's head Fiil
üstüne çıkmak
to rise above Fiil
üstüne çıkmak
to transcend Fiil
üstüne çıkmak
to top Fiil
üstüne çizgi çizmek
to cross off Fiil
üstüne çullanmak
to descend upon Fiil
üstüne çullanmak
to swoop Fiil
üstüne devretmek
to make over Fiil
üstüne gelmek
to fall upon sb Fiil
üstüne giderek güç durumu halletmek
to take the bull by the horns Fiil
üstüne koyma
superposition
üstüne koymak
to lay Fiil
üstüne koymak
to superpose Fiil
üstüne kum serpmek
to sand Fiil
üstüne kuvvetle basmak
to grind into Fiil
üstüne oturmak
to fit Fiil
üstüne oturmak
(for a garment) to fit sb Fiil
üstüne oturmak
to possess oneself of a thing Fiil
üstüne saldırmak
to pitch into Fiil
üstüne sürmek
to lay on Fiil
üstüne şal örtmek
to draw a veil over Fiil
üstüne tuz biber ekmek
to add insult to injury Fiil
üstüne tüy dikmek
to add insult to injury Fiil
üstüne uyku çökmüş
heavy with sleep
üstüne üstlük
add to that Zarf
üstüne üstlük
add to this Zarf
üstüne üstlük
in addition to all this Zarf
üstüne üstlük
as if this were not enough, as if this was not enough Zarf
üstüne üstlük, …
To add insult to injury, ... Zarf
üstüne vazife olmayan şeylere burnunu sokan kimse
snoop
üstüne vazife olmayan şeylere burnunu sokmak
to snoop Fiil
üstüne yatıp ezmek
to overlie Fiil
üstüne yayılmak
to grow over Fiil
üstüne yayılmak
to overrun Fiil
üstüne yazma
superscription
üstüne yazma
over write
üstüne yazma kipi(sözcük işlem)
replace mode Bilgi Teknolojileri
üstüne yazmak
to superscribe Fiil
üstüne yazmak
to overwrite Fiil, Bilgi Teknolojileri
üstüne yeni kaplama geçirmek
to recover Fiil
üstüne yeniden basmak
to overprint Fiil
üstüne yıkmak
to impute Fiil
üstüne yükselmek
to rise above Fiil
üstüne yükümlülük almak
to oblige oneself Fiil
(askerlik , US) üstüne ihbar etme
to put someone on the peg
(görev) birinin üstüne düşmek
to be incumbent upon sb Fiil
(insanlar) üstüne çekidüzen vermek
to preen Fiil
(spor) topun üstüne vurmak
to top Fiil
adını ve adresini zarfın üstüne basmak
to stamp one's name and address on an envelope Fiil
akranlarının üstüne çıkmak
to have risen above one's equals Fiil
alacaklıyı dolandırmak amacıyla başkasının üstüne geçirerek mal kaçırmak
to convey to defraud a creditor Fiil, Hukuk
altını üstüne getirmek
to leave no stone unturned Fiil
altını üstüne getirmek
to delve Fiil
altıni üstüne getirmek
to search Fiil
altıni üstüne getirmek
to upset Fiil
altıni üstüne getirmek
to turn upside down Fiil
ana babası üstüne kapıyı kilitleyerek çalışmaya gitmiş çocuk
door key child
arzın üstüne çıkmak
to outstrip the supply Fiil
ayak ayak üstüne atmak
to cross one's legs Fiil
ayak ayak üstüne atmış
cross legged
ayakları üstüne dikilmek
scramble to one's feet
ayakları üstüne düşmek
to alight on one's feet Fiil
ayakları üstüne düşmek
to light on one's foot Fiil
bacak bacak üstüne atmak
to cross one's legs Fiil
bacak bacak üstüne atmak
to cross legs Fiil
bir bankanın kendi üstüne keşide ettiği
bank cheque (check)
bir bankanın kendi üstüne keşide ettiği çek
bank cheque (check
bir cinayeti suçsuz birinin üstüne atmak
to saddle murder on an innocent person Fiil
bir çizginin üstüne tekrar çizmek
to retrace Fiil
bir davayı üstüne almış bulunan avukat
standing lawyer
bir evin altını üstüne getirmek
to ravage a house Fiil
bir gemi üstüne konan ambargo yu kaldırmak
to raise the embargo of a ship Fiil
bir gemi üstüne konan ambargoyu kaldırmak
to raise the embargo of a ship Fiil
bir hesabın üstüne bir meblağ eklemek
to overcharge on an account Fiil
bir işte kendin üstüne düşeni yapmak
to do one's proportion of a work Fiil
bir kabahati birinin üstüne yıkmak
to impute a fault to sb Fiil
bir mülkün haksız olarak üstüne oturmak
to covert property Fiil
bir şey üstüne karar vermek
to resolve upon sth Fiil
bir şey üstüne yemin etmek
to take an oath upon sth Fiil
bir şeyi birinin üstüne devir ve ferağ etmek
to settle something upon sb Fiil
bir şeyin sorumluluğunu birinin üstüne yıkmak
to pin responsibility on someone for sth Fiil
bir zarfın üstüne adres basmak
to stamp an address on an envelope Fiil
birinin üstüne atlamak
to fall on someone Fiil
birinin üstüne çıkmak
to have got on top of sb Fiil
birinin üstüne çökmek
to come upon someone Fiil
birinin üstüne çökmek
to come over someone Fiil
birinin üstüne gitmek
to bear down on someone Fiil
birinin üstüne kalmak
to fall on someone Fiil
birinin üstüne kalmak
to fall to someone Fiil
birinin üstüne üstüne gelmek
to come at someone Fiil
birinin üstüne üstüne gitmemek
to go easy with sb Fiil
birinin üstüne yürümek
to come at someone Fiil
birinin üstüne yürümek
to bear down on someone Fiil
bitkilerin etrafına veya üstüne örtülmüş toprak yığını
hill
bulunmuş şeylerin üstüne konma hakkı
right of appropriation
büfe üstüne konulan tabak çanak dolabı
hutch
bütün malını mülkünü karısının üstüne yapmak
to settle all one's property on one's wife Fiil
bütün rakiplerinin üstüne çıkmak
to excel all one's rivals Fiil
ciltli kitap kapağının üstüne geçirilen kılıf
jacket
çekmecenin altıni üstüne getirmek
to poke about in drawer Fiil
davet davet üstüne yağdırmak
to pelt someone with invitations Fiil
dört ayağı üstüne düşmek
to fall on one's feet Fiil
dubalar üstüne kurulan köprü
pontoon bridge
dubalar üstüne kurulan köprüyü kaldırmak
to withdraw a pantoon bridge Fiil
düğüm üstüne düğüm atmak
to be very careful with one's money Fiil
eğilimli arazi üstüne yapılmış iki ayrı girişli ev
split-level house
eğimli arazi üstüne yapılmış iki ayrı girişli ev
split-level house
evin altını üstüne getirmek
to turn the whole house upside down Fiil
evin altını üstüne getirmek
to ravage a house Fiil
evin altını üstüne getirmek
to bring the house down Fiil
faiz üstüne faiz
interest upon interest
fazla üstüne düşerek zarar vermek
to kill with kindness Fiil
gövde üstüne iniş
landing on belly
grafik kâğıdı üstüne çizilen eğri
graph
güvertenin üstüne oturduğu kemer
deck beam
güvertenin üstüne oturduğu kemere
deck beam
hep dört ayak üstüne düşmek
to fall on one's feet Fiil
her şeyin altını üstüne çevirmek
to turn everything inside out Fiil
her şeyin üstüne çıkmak
to whip creation Fiil
hızla üstüne gitmek
to bear down Fiil
hortumu arabanın üstüne tutmak
to run the hose over a car Fiil
kabahati birinin üstüne atmak
to shift the blame on sb Fiil
kâğıt üstüne konan ağırlık
paper- weight
kâğıt üstüne konulan ağırlık
paper-weight
karnı üstüne inmek
to make a belly-landing Fiil
kayıp üstüne kaybı
loss on loss
kayıp üstüne kayıp
loss on loss
kıç üstüne düşme
pratfall
kişinin kendi arazisi üstüne inşa ettiği fabrika
freehold factory
kitabın üstüne geçirilen ceket kapak
slipover cover
mali kaynaklarının üstüne çıkmak
to overreach one's resources and finances Fiil
masrafları üstüne almak
to bear the costs Fiil
mirasının bir kısmını oğlunun üstüne yapmak
to settle part of one's estate on one's son Fiil
mülkün haksız olarak üstüne oturmak
to cover property Fiil
neredeyse üstüne çıkmak
to be all over someone Fiil
ortanın üstüne çıkmak
to rise above mediocre Fiil
pek üstüne düşmemek
to take it easy Fiil
rakibinin üstüne çıkmak
to outrival Fiil
rakiplerinin üstüne çıkmak
to transcend one's competition Fiil
sorumluluğu birinin üstüne atmak
to shift the responsibility on sb Fiil
sorumluluğu üstüne almak
to bear the blame Fiil
sorumluluğu üstüne almak
to bear the responsibility Fiil
sorunu kendi üstüne almak
to carry the can Fiil
suçu birinin üstüne atmak
to cast the blame on sb Fiil
suçu üstüne almak
to take the rap Fiil
suçu üstüne almak
to accept blame Fiil
suyun üstüne çıkmak
to surface Fiil
şamata yaparak şehir hriin altını üstüne getirmek
to pain the town red Fiil
şamata yaparak şehrin altını üstüne getirmek
to paint the town red Fiil
talep üstüne geri ödenir
repayable on demand
talihsizlik üstüne talihsizliğe uğramak
to have a run of bad luck Fiil
talihsizlik üstüne talihsizliğe uğramak
to strike a bad patch Fiil
toprak üstüne gübre serpmek
to top- dress Fiil
trafik polisinin üstüne çıktığı yüksek yer
traffic policeman's raised platform
tüm suçun üstüne yüklendiği kişi
fall- guy
var gücüyle üstüne atılmak
to go at it hammer and tongs Fiil
yemeklerin hazırlanmasını ve servisini üstüne almak
to cater Fiil
yeniden ayakları üstüne düşmek
to land on one's feet Fiil
yeryüzü üstüne ait
superterrestial
yüzeyin üstüne çıkmak
to stick up Fiil
zarf üstüne adres yazmak
to superscribe Fiil
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Hakkında, dâir, üzerine
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.