[desire]

İhtiras Tramvayı Proper Name, Cinema
bir satış işlemi sırasında müşteri tepkisi aşamaları Noun
başarılı bir satış eyleminin dört gerekli şartı
özlem
iştahlandırmak Verb
müdürün arzusu üzerine
satın alma arzusu
tüketici arzusu
arzulamak, arzu etmek, istemek, arzu/istek duymak, özlemek, hasretini çekmek.
I desire happiness.
I desire to be happy. Give our guests whatever they desire.
His work leaves much to be desired: İşi pek arzu edilir bir şey değildir (mükemmel/kusursuz olmaktan uzaktır).
Transitive Verb
rica/talep etmek.
She desires you to come at once. Transitive Verb
cinsel arzu duymak, cinsî münasebette bulunmayı arzulamak/istemek. Transitive Verb
eksikliğini/yokluğunu duymak. Transitive Verb
invite Transitive Verb
arzu, istek, emel, heves.
I am filled with the desire to go back there. He has a strong desire to succeed/for success. Noun
dilek, rica, temenni, emir.
His desire is that you should do it. I shall try to act according to your desires. Noun
eğilim, meyil, rağbet. Noun
şehvet, cinsel arzu, cinsel temas isteği. Noun
şehvet Noun
bilgi edinmek arzusu
kuyruk acısı
teşne olmak Verb
biriyle cinsel ilişkiye girmek istemek Verb
birini cinsel olarak arzulamak Verb
temenni etmek Verb
tamah etmek Verb
bir şeyi çok istemek Verb
sağlam ve güvenli bir mevki istemek Verb
içi çekmek Verb
içi gitmek Verb
can atmak Verb
satın alma arzusu
birşeyi yapmayı istemek Verb
birşeyi yapmayı arzu etmek Verb
temenni
kıvranmak Verb
iştahlanmak Verb
istek duymak Verb
heves etmek Verb
isteksiz
ihtiras
… isteğiyle yanıp tutuşmak/kıvranmak.
): (kıskançlık, arzu vb. ile) yanıp tutuşmak, içi içini yemek.
hallenmek (argo) Verb
amacına erişmek Verb
arzu nuz ?